Bodrum’da Su Çilesi: ‘Cennette Cehennemi Yaşıyoruz’
Turizm cenneti Bodrum’a 10 yıl önce büyük umutlarla yerleşen Ebru Güneş ve mahalle sakinleri, bir aydır devam eden su kesintisi nedeniyle isyan etti. Yaşananları ‘Afrika’dakiler gibi su sıkıntısı’ olarak tanımlayan Güneş, yetkililerin duruma çözüm bulması için feryat ediyor.
“Bu Kadar Uzun Süren Kesinti Hiç Olmadı”
Eşi ve iki çocuğuyla Bodrum’da yaşayan Ebru Güneş, özellikle yaz aylarında yaşanan su kesintilerinin bu yıl dayanılmaz bir boyuta ulaştığını belirtti. Güneş, “Pandemi sonrası 3-4 yıldır su kesintileri oluyordu. Ama genelde 5 gün kesilir, sonra 1-2 gün su verilirdi. Depolarımızı o süre içinde doldururduk. Bu sefer 31 günü geçti, tek bir damla dahi suyumuz yok” diyerek durumun vahametini gözler önüne serdi.
“Evime Su Ulaşmıyor, Çünkü Hatlar Patlak”
Mahalledeki birçok evin yüksek bir konumda yer aldığını belirten Güneş, altyapı sorunlarına dikkat çekti. “Evimiz yüksek bir noktada olduğu için buraya kadar su ulaşmıyor. Su veriliyor ama bize ulaşmadan önce hatlarda patlak oluşuyor. Bu patlaklara da yetişilmiyor” ifadelerini kullanarak sorunun kaynağını açıkladı.
“Yağmur Boldu Ama Biz Hala Susuzuz”
Bodrum’un kış aylarında bol yağış almasına rağmen yazın susuz kalmalarının bir çelişki olduğunu vurgulayan Güneş, şunları söyledi: “Bu kış Bodrum’da hiç olmadığı kadar yağmur yağdı. Nisan ayında bile yağmur gördük. Hepimiz ‘Bu yaz rahat ederiz’ dedik. Ama şimdi tam tersi oldu. İki barajdan biri tarıma gidiyor, diğerinden ise bize yetmiyor.”
Hijyen Sorunları ve Sağlık Tehlikesi
Su kesintisinin getirdiği hijyen sorunlarının sağlığı tehdit ettiğini belirten Güneş, “Tam 14 gündür saçlarımı yıkayamadım. Bir tas suyla yıkanmaya çalışıyoruz. O da yetmiyor. Çocuklar isilik oldu, herkes hasta. Komşum lösemi hastası, hijyen onun için hayati önemde. Ama kimse ilgilenmiyor” şeklinde konuştu.
“Antidepresan Dozunu İki Katına Çıkardım”
Yaşadığı çaresizlik nedeniyle ailesini geçici olarak Yalova’ya gönderdiğini ancak hayvanlarını bırakamadığı için köyde kaldığını anlatan Güneş, psikolojik olarak da tükendiğini dile getirdi.
“Artık dayanamıyorum. Antidepresan kullanıyorum, dozunu iki katına çıkardım. Çünkü tahammülüm kalmadı. Görülmemeye, duyulmuyor olmaya dayanamıyorum. CİMER’e yazdım, Kamu Denetçiliği’ne yazdım. Çığlık atıyorum; sesimizi duysunlar istiyoruz.”
“Temiz Su Temel Bir İnsan Hakkıdır”
Ebru Güneş, yaşadıkları mağduriyeti şu sözlerle özetledi:
“Afrika’daki gibi susuzluk çekiyoruz. Cennette cehennemi yaşatıyorlar bize. Temiz suya ulaşmak bizim hakkımız. Her insanın hakkı. Türk insanı da, Afrika insanı da bu yokluğu hak etmiyor. Ama bizim imkanlarımız var. Neden bu imkanlardan faydalanamıyoruz?”