İskenderun’daki Asker Ölümleri Gündemdeki Yerini Koruyor
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda TBMM Milli Savunma Komisyonu üyesi olan Yankı Bağcıoğlu, İskenderun Deniz Er Eğitim Alayı’nda yaşanan ve iki erin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan olaya ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Bağcıoğlu, olayın “barış şartlarında ve rutin bir eğitim esnasında” meydana geldiğini vurguladı.
CHP’nin konuyla ilgili Meclis’e sunduğu araştırma komisyonu kurulması önergesinin reddedildiğini hatırlatan Bağcıoğlu, başlatılan tahkikatın adil, kapsamlı ve şeffaf bir şekilde yürütülmesinin altını çizdi.
“Ders Alma Zamanı”
Bağcıoğlu, geçmişte yaşanan benzer olaylara dikkat çekerek askeri sistemdeki eksikliklere işaret etti:
“Şimdi ders alma zamanı. Tüm basamakları ile etkin bir askeri sağlık sistemimiz mevcut olsa idi; Kasım ayında Tokat’ta, bugün İskenderun’da devlete emanet edilen evlatlarımızı belki kaybetmeyecektik. Eğer geçmişten alınan derslerle tekrar dizayn edilmiş bir askeri yargı sistemimiz olsa idi; mağara ve İskenderun facialarında daha hassas tahkikatlar yapılması ve sorumluların kısa süre içerisinde belirlenmesi sağlanabilirdi.”
Kamuoyu Vicdanı İçin Cevap Bekleyen Sorular
CHP’li Bağcıoğlu, kamuoyu vicdanının rahatlatılması ve olayın tüm yönleriyle aydınlatılması amacıyla, tahkikat sürecinde yanıtlanması gereken kritik soruları şu şekilde sıraladı:
- Erler neden uzun süre güneş altında bekletildi? Firari erler olduğu iddiasıyla tüm bölüğün bekletildiği doğru mudur?
- Yönergelere aykırı şekilde erlerin güneş altında bekletilmesi emrini kim verdi ve bu emri kim uyguladı?
- Sıralı amirler ve diğer rütbeli personel, erlerin güneş altında uzun süre bekletildiğini fark etmedi mi? Fark ettiyse neden müdahale etmedi?
- Birlik Komutanı, bu durumun yaratabileceği sağlık risklerini öngöremedi mi? Bu durum bir komuta ve sevk idare zafiyetini göstermiyor mu?
- Birinci Basamak Sağlık Merkezi’ndeki tabipler, olumsuz hava koşullarının personele etkileri konusunda Birlik Komutanı’nı uyardı mı?
- Birlikte ‘içme suyunun’ yetersiz olduğu ve askerlerin kantinden su almak zorunda kaldığı iddiaları doğru mu?
- Bu iddialar doğruysa, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı dahil sıralı komutanlıklar neden gerekli lojistik tedbirleri almadı?
- Alay Komutanlığı’nda ilk tıbbi müdahale kim tarafından ve nasıl yapıldı?
- Rahatsızlanan erlere yapılan acil tıbbi müdahalenin detaylı dökümü nedir ve bu müdahale standartlara uygun mudur?
- TSK’nın çok daha zorlu şartlarda görev yapan birliklerinde bile yaşanmayan bu olayın, şehir merkezindeki bir kışlada yaşanması kapsamlı bir komuta zafiyetini mi ortaya koymaktadır?