The Jerusalem Post gazetesinin İsrailli kaynaklara dayandırdığı habere göre, İsrail Genelkurmay Başkanı Zamir, merakla beklenen Washington ziyaretini iptal etme kararı aldı. Bu kararın arkasında yatan temel nedenin, Gazze Şeridi’nde kalıcı bir ateşkes sağlanması yönündeki görüşmelerde somut bir ilerleme kaydedilememesi olduğu belirtildi.
Ateşkes Çıkmazı ve Esir Baskısı Ziyareti İptal Ettirdi
Ateşkes müzakerelerinin durma noktasına gelmesi ve İsrail kamuoyunda esirler konusundaki baskının giderek artması, Zamir’in kararında etkili oldu. Kaynaklara göre Zamir, bu kritik dönemde “yerinin İsrail olduğunu” belirterek önceliğini ülke içindeki gelişmelere verdiğini vurguladı.
Karar Netanyahu’ya Siyasi Bir Mesaj mı?
Haberde, Zamir’in ziyaret iptali kararının önemli bir mesaj taşıdığı ifade edildi. Bu hamlenin, “ahlaki ve operasyonel sorumlulukların, üst düzey diplomatik programların dahi önüne geçtiğini gösterme” amacı taşıdığı belirtiliyor. Bu durum, Başbakan Binyamin Netanyahu‘nun kendi siyasi geleceğini korumak amacıyla savaşı sonlandıracak anlaşmaları kasıtlı olarak engellediği yönündeki iddialara dolaylı bir yanıt olarak yorumlandı. İsrail ordusundan ise konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.
İptal Edilen Ziyaretin Yoğun Gündemi
Ziyaretin gerçekleşmesi halinde Zamir’in oldukça yoğun bir programı vardı. Planlanan takvime göre Zamir, ilk olarak Florida’daki ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) merkezinde görevden ayrılacak olan General Michael Erik Kurilla’nın veda törenine katılacaktı.
Ardından Washington’da üst düzey savunma ve istihbarat yetkilileriyle bir araya gelmesi planlanıyordu. Bu görüşmeler arasında askeri istihbarat ve CIA temsilcileriyle yapılacak toplantıların yanı sıra bazı Yahudi kuruluşlarının temsilcileriyle de buluşmalar yer alıyordu. Toplantıların ana gündem maddeleri, Gazze’deki son askeri operasyonların sonuçları ve ABD ile İsrail orduları arasındaki stratejik koordinasyonun güçlendirilmesiydi.
Ziyaretin iptali, İsrail’in siyasi ve askeri liderliği arasında savaşın yönetimi ve Gazze’deki esirler dosyasına ilişkin ciddi görüş ayrılıklarının yaşandığı bir döneme denk gelmesiyle dikkat çekti.