Tuncer Bakırhan: “Komisyonun Görevi Geçmişin Yaralarını Sarmak Olmalı”
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Ankara’da sivil toplum örgütü temsilcileriyle bir araya geldiği toplantıda, Meclis’te çalışmalarına başlayacak olan yeni süreç komisyonuna dair önemli açıklamalarda bulundu. Bakırhan, komisyonun temel misyonunun geçmişle yüzleşmek ve geleceği inşa etmek olduğunu vurguladı.
“Barışın Dili Birlikte Yaşam Sözleşmesidir”
Toplantının açılış konuşmasını yapan Bakırhan, Türkiye’nin siyasi tarihinde zorlu bir dönemden geçildiğini belirtti. Konuşmasında barış dilinin önemine dikkat çeken Bakırhan, şunları söyledi:
“35 yıldır siyasi tarihimizin en zor dönemlerden birini yaşıyoruz. Muhalefet etmek kolaydır, iktidar seviciliği yapmak da kolaydır ama barışı kurmak çok hassas bir dile ihtiyaç duyuyor. Biz de onu yapmaya çalışıyoruz. Biz ‘barış’ diyoruz, onlar ‘Terörsüz Türkiye’ diyor. Barış mı, Terörsüz Türkiye mi, ikisi aynı mı? Vatandaş ikisi arasındaki makasın çok farklı olduğunu görüyor. Barışın dili birlikte yaşam sözleşmesidir, dilimiz de buna uygun olmalıdır.”
Komisyonun Yol Haritası: Güven ve Ortak Vizyon
Bakırhan, kurulacak komisyonun üç temel görevi olması gerektiğini ifade etti ve bu görevleri şu şekilde sıraladı: “Bu komisyonun görevi geçmişin yaralarını sarmak olmalıdır. Bugünün güvenini inşa etmek zorundadır ve geleceğin ortak vizyonunu da çizmek durumundadır.” Komisyonun bu hedeflere ulaşması durumunda tüm ülkenin ve demokrasinin kazanacağını belirten Bakırhan, “Bizim oradaki arkadaşlarımız tam da dediğimiz komisyon tarifine uygun yaklaşım içerisinde olacaklar” dedi.
“Mesele Sadece Kürt Sorunu Değil, Türkiye’nin Demokratikleşmesidir”
Meselenin yalnızca bir komisyon çalışmasına sığdırılamayacak kadar geniş kapsamlı olduğuna işaret eden Tuncer Bakırhan, konunun sadece Kürt sorununun çözümüyle sınırlı olmadığını, aynı zamanda Türkiye’nin demokratikleştirilmesi ve ekonomide adaletin sağlanması olduğunu belirtti. Bakırhan, bu süreçte sivil toplumun izleyici konumunda kalmaması gerektiğini, aksine sürecin temel yürütücülerinden biri olması gerektiğini vurgulayarak sözlerini tamamladı.