AK Parti Siyaset Akademisi’nin Doğuşu ve Türk Siyasetine Etkileri
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın vizyonu ve desteğiyle hayata geçirilen Siyaset Akademisi, Türkiye’de siyasi katılımı yeniden şekillendiren ve kurumsallaştıran öncü bir model olarak öne çıkıyor. Akademinin kurucularından olan eski Yozgat Milletvekili ve öğretim üyesi Dr. Osman Coşkun, projenin başlangıcından bugüne uzanan başarılı yolculuğunu anlattı.
Projenin Temelleri ve Erdoğan’a Sunulması
Dr. Coşkun, milletvekili olduğu dönemde AK Parti teşkilat yapısındaki değerli insan kaynağına rağmen sistematik bir siyaset eğitimi eksikliği olduğunu fark ettiğini belirtti. Bu gözlemini bir fırsata dönüştürme kararı alan Coşkun, süreci şu sözlerle aktardı:
“Bu fikrimi, bir proje dosyası hazırlayarak, dönemin Başbakanı, şimdiki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sunup, ‘müsaade ederseniz, AK Parti Siyaset Akademisi’ni kurayım. Alanında uzman akademisyen ve uygulayıcılar dersleri versin. Belediye başkan adaylarımızdan vekillere, teşkilat mensuplarına kadar herkes bu eğitimleri alsın’ dedim. Cumhurbaşkanımız projeye büyük teveccüh gösterdi. Kısa süre sonra AR-GE ve Eğitim’den Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevine atandım.”
20 Şehirden 81 İle Uzanan Başarı Hikayesi
Proje, AK Parti Genel Merkezi ve teşkilatlarında hızla benimsendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir grup toplantısında akademiyi kamuoyuna duyurmasıyla birlikte Türkiye’nin dört bir yanından yoğun başvuru ve talepler gelmeye başladı.
- İlk Adım: Akademi, ilk olarak Ocak 2008’de 19’u büyükşehir ve biri de Dr. Coşkun’un memleketi Yozgat olmak üzere toplam 20 şehirde faaliyete geçti.
- Yaygınlaşma: Kısa sürede Türkiye’nin 81 iline yayılan akademi, binlerce oturum ve eğitim programı düzenledi.
- Lider Desteği: Cumhurbaşkanı Erdoğan, akademiye verdiği önemi her fırsatta ilk dersleri bizzat vererek gösterdi ve sertifikaların gelecekte dikkate alınacağını vurguladı.
Akademinin Özgün Yapısı ve Küresel Yeri
Siyaset Akademisi’ni farklı kılan en önemli özellik, sadece teorik bilgi sunmakla kalmayıp pratik ve sahaya yönelik derslere odaklanmasıydı. Anayasa, demokrasi, insan hakları, liderlik, seçim stratejileri, iletişim ve protokol gibi konular, alanında uzman isimler tarafından verildi. Ölçme-değerlendirme sistemleri, sertifika programları ve ödüllerle kurumsal bir yapıya kavuşan akademi, Türk siyasetinde bir dönüm noktası oldu. Dr. Coşkun, akademinin kesintisiz devamlılığıyla dünya genelinde Çin Komünist Partisi dışında bu ölçekte nadir modellerden biri olduğunu belirtti. Zamanla “Teşkilat Akademisi” gibi farklı isimler alsa da, siyasal eğitimde kurumsallaşmanın en başarılı örneklerinden biri olarak varlığını sürdürmektedir.