Temmuz ayında bir ara zam alamayan asgari ücretli çalışanların alım gücü, artan enflasyon karşısında her geçen gün erimeye devam ediyor. Emekliler, SSK (4A) ve Bağ-Kur (4b) için yüzde 16,67, Emekli Sandığı (4c) için ise yüzde 15,57 oranında zam alırken, asgari ücretliler Ocak 2024’ten bu yana net 22.104 TL ile geçinmeye çalışıyor.
Enflasyon Rakamları Alım Gücündeki Kaybı Ortaya Koyuyor
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan son verilere göre, Temmuz ayında tüketici enflasyonu aylık bazda yüzde 2,06 artış gösterdi. Yıllık enflasyon ise yüzde 33,52 olarak kayıtlara geçti. Bu rakamlar, asgari ücretlinin yaşadığı ekonomik zorluğu net bir şekilde ortaya koymaktadır.
Ocak-Temmuz dönemini kapsayan 7 aylık süreçte kümülatif enflasyon yüzde 19,08 seviyesine ulaştı. Bu durum, temmuzda zam alamayan asgari ücretli bir çalışanın alım gücünde 4.217 TL‘yi aşan bir erime yaşandığı anlamına geliyor.
Ocak 2026 Zammı Beklentileri ve Uzman Yorumları
Ara zam umudunu yitiren milyonlarca çalışan, gözünü şimdiden Ocak 2026’da yapılacak olan zamma çevirmiş durumda. “Yeni asgari ücret ne kadar olacak?” sorusu, ekonomik gündemin en önemli başlıklarından biri haline geldi.
Ekonomi alanındaki isabetli tahminleriyle bilinen Dünya gazetesi yazarı Özgür Erdursun, asgari ücret zammına ilişkin karamsar bir tablo çizdi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in “Enflasyonun düşmesi fiyatların gerilemesi anlamına gelmiyor” sözünü hatırlatan Erdursun, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Sabit gelirli 2026 için çok beklenti içinde olmasın.”
Erdursun, yeni asgari ücret için en olası senaryonun “en iyi ihtimalle yüzde 20 zam” olduğunu belirtti. Bu tahminin gerçekleşmesi durumunda, Ocak 2026’da asgari ücretin 26.524 TL‘ye yükselmesi bekleniyor.
Öngörülen Zam Açlık Sınırını Karşılayacak mı?
Türk-İş’in güncel verilerine göre, dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcamasını ifade eden açlık sınırı 26.413 TL‘ye ulaşmış durumda. Bu, mevcut asgari ücretin açlık sınırının 4.309 TL gerisinde kaldığını gösteriyor.
Yapılan hesaplamalara göre, asgari ücretli öngörülen Ocak zammını bugün alsa bile, maaşı açlık sınırının sadece bir adım önünde kalacak. Üstelik bu hesaba Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ve Aralık aylarında yaşanacak enflasyon artışları dahil değil.
Bakan Şimşek’in de vurguladığı gibi, enflasyonun düşüş eğilimine girmesi, fiyatların genel seviyesinin düşeceği anlamına gelmiyor. Bu nedenle, asgari ücretli çalışanlar için yeni yılda da ekonomik tablonun pek iyimser olmadığı görülüyor.
