Avrupa Bankacılığında Küresel Kriz Sonrası Gelen Rekorlar
Avrupa’nın önde gelen bankaları, Küresel Finans Krizi‘nden bu yana en parlak dönemlerinden birini yaşıyor. Financial Times’ın haberine göre, uzun vadeli faiz oranlarındaki keskin artışın bilançoları güçlendirmesiyle, birçok büyük bankanın hisse senetleri rekor seviyelere ulaştı.
Zirveye Tırmanan Bankalar
Avrupa bankacılık sektöründe adeta bir yeniden doğuş yaşanırken, bazı devlerin performansı dikkat çekiyor:
- HSBC: Londra borsasında işlem gören hisseleri, bilanço açıklamaları öncesinde rekor seviyeye ulaştı.
- Barclays ve Santander: Her iki banka da 2008’den bu yana en yüksek hisse değerlerini gördü.
- UniCredit: İtalya’nın en büyük bankası, 2011’den bu yana en yüksek seviyesine tırmandı.
Bu ralli, geçmiş krizlerden sonra toparlanmakta zorlanan ve ABD’li rakipleriyle rekabette geri kalan Avrupa bankacılık sektörü için önemli bir geri dönüşe işaret ediyor.
Fon yönetim şirketi Schroders’in Avrupa Bankaları Analisti Justin Bisseker, “Avrupa’nın bankaları ‘istenmeyen’ statüsünden piyasanın gözdesi konumuna geçti” dedi. Bisseker, pozitif ekonomik ortamın, verimlilik adımlarının ve yüksek faiz oranlarının gelirler üzerindeki “dönüştürücü etkisinin” bu başarıyı getirdiğini belirtti.
Performans ve Değerleme Analizi
Avrupa’nın gösterge endeksi Stoxx 600‘de yer alan bankaların hisseleri, yıl başından bu yana %34 artış gösterdi. Bu performans, Avrupa bankalarının bu yıl borsada ABD’li rakiplerini geride bıraktığını ve 2009’dan bu yana en güçlü rallisini gerçekleştirdiğini ortaya koyuyor. Yatırımcıların bu yöneliminde, bölgedeki ekonomik iyimserlik, iyileşen kredi portföyleri ve ABD’li devlere kıyasla düşük değerlemeler etkili oldu.
Faiz Oranlarının Etkisi ve Gelecek Beklentileri
Kovid pandemisi sonrası merkez bankalarının enflasyonu dizginlemek amacıyla faizleri artırması, bankaların net faiz gelirlerinde ciddi bir artış sağladı. Ancak bu yükselişin sürdürülebilirliği konusunda belirsizlikler devam ediyor. Sektördeki birleşme hamlelerine karşı siyasi direnç de büyüme potansiyelini sınırlayan bir diğer unsur olarak görülüyor.
Amundi’nin Çoklu Varlık Stratejileri Küresel Başkanı Francesco Sandrini, “Bankalar çamaşır sepetindeki en temiz gömlek gibi görünüyor. Ancak en iyisinin geride kaldığı yönünde artan bir his var” uyarısında bulundu.
Bloomberg verilerine göre, Avrupa bankaları hâlen 10 F/K oranı ile işlem görürken, bu oran ABD’li rakiplerinde 13’ün üzerinde. Schroders’tan Bisseker, “Avrupa bankalarının değerlemeleri hâlen dünya genelindeki diğer bankacılık sektörlerine kıyasla iskontolu” diyerek potansiyele dikkat çekiyor.