Küçük Miran’ın Kalp Mücadelesi: Diyarbakır’daki Tedaviyle Gelen Mutlu Son

Doğuştan Gelen Kalp Kusuruyla Mücadele: Miran’ın Hikayesi

Trabzon Araklı’da 2020 yılında dünyaya gelen Miran Ünal’a, tıp dilinde sağ ventrikül hipoplazisi olarak bilinen, kalbin sağ tarafındaki yapıların doğuştan yetersiz geliştiği bir kalp kusuru teşhisi konuldu. Bu zorlu teşhisin ardından ailesi, doktorların yönlendirmesiyle umut dolu bir yolculuğa çıkarak 5 yıl önce Diyarbakır’a geldi.

Diyarbakır’da Başlayan Hayati Tedavi Süreci

Miran’ın tedavisine Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Kalp Merkezi‘nde başlandı. Minik Miran’ın yaşamsal fonksiyonlarını sürdürebilmesi için acil müdahale kararı alındı. Tedavi süreci aşamalı olarak planlandı:

  • Yenidoğan Dönemi: Akciğerlere kan akışını sağlamak amacıyla kateter yöntemiyle kalbine bir stent takıldı.
  • 6 Aylıkken: Kalpteki dolaşım sorununu gidermeye yönelik Glenn ameliyatı başarıyla gerçekleştirildi.
  • Gelecek Planı: Tedavinin bir sonraki adımı olarak, vücuttaki oksijensiz kanı doğrudan akciğerlere yönlendirecek olan Fontan ameliyatı planlanıyor.

“Bugünleri Gördüğümüz İçin Şükrediyoruz”

Baba Turan Ünal, hastanede aldıkları hizmetten ve sağlık ekibinin yakın ilgisinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Oğlunun taburcu olacak olmasının mutluluğunu yaşayan Ünal, duygularını şu sözlerle ifade etti:

“Uzaklardan geldiğimizi biliyorlar ve bize gerçekten çok iyi bakıyorlar. Allah hepsinden razı olsun. Trabzon’da, Ankara’da, İstanbul’da da hastaneler var ama biz tercihimizi buradan yana kullandık. Çocuğumuz anjiyo oldu, sağlığına kavuştu, keyfi yerinde. Bugünleri gördüğümüz için şükrediyoruz. Başta Bedri Hocamız olmak üzere tüm sağlık ekibine gönülden teşekkür ediyoruz.”

Uzman Gözüyle Tedavi Süreci ve Diyarbakır’ın Rolü

Çocuk Kalp Merkezi Koordinatörü ve Çocuk Kardiyolojisi Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Bedri Aldudak, Miran’ın kalbinin sağ yapılarının gelişmemesi nedeniyle merkeze getirildiğini ve ilk müdahalenin yaşamsal fonksiyonlar için stent yerleştirilmesi olduğunu belirtti. Prof. Dr. Aldudak, bu tür vakalarda tam bir anatomik düzelmenin mümkün olmadığını, ancak uygulanan cerrahi müdahalelerle çocukların yaşatılmasının hedeflendiğini vurguladı.

“Bu çocukları yaşatmaya yönelik cerrahi müdahaleler uyguluyoruz. Genellikle 2 ya da 3 ameliyat gerekiyor. Hastamıza ilk müdahaleyi stentle gerçekleştirdik. Bu işlemler tek seferde yapılamaz, çocuğun gelişmesi gerekir. Genellikle doğumdan sonra 6 ay civarında ve 3-5 yaş arasında olmak üzere aşamalı olarak bu ameliyatları gerçekleştiriyoruz.”

Prof. Dr. Aldudak, Miran’ın yaşam boyu kardiyoloji takibinin süreceğini ekledi. Ailenin sunulan hizmetten memnun kalarak tedaviye Diyarbakır’da devam etme kararının altını çizen Aldudak, Türkiye’de bu tür karmaşık tedavilerin yapıldığı merkez sayısının sınırlı olduğunu ve Diyarbakır’ın bu alanda önemli bir merkez haline geldiğini belirtti. Şehir, Doğu Anadolu, Doğu Karadeniz ve Doğu Akdeniz başta olmak üzere ülkenin dört bir yanından hasta kabul ederek bölgenin sağlık üssü konumunu güçlendiriyor.