Metaverse Hayali Kabusa Döndü: Sanal Arsalar Değerini Yitirdi
2020 sonlarında büyük bir heyecanla hayatımıza giren ve artırılmış gerçeklik vaadi sunan ‘metaverse’, özellikle sanal arsa satışlarıyla Türkiye’de de yoğun ilgi görmüştü. Bitcoin gibi kripto paralardaki büyük kazançları gören yatırımcılar, bu yeni fırsatı kaçırmamak için sanal mülklere yöneldi. Ancak, beklentilerin aksine, bu yatırımlar büyük bir hayal kırıklığıyla sonuçlandı ve arsaların gelecekte değerlenip değerlenmeyeceği belirsizliğini koruyor.
Bilişim Uzmanı Osman Demircan: “Spekülasyon Balonu Patladı”
Bilişim uzmanı Osman Demircan, ‘metaverse’ arazilerinin çıkış döneminde kripto paralardan farksız olduğunu belirtti. Demircan’a göre, yatırımcılar NFT olarak satılan bu arsaların gelecekte değerleneceği beklentisiyle hareket etti.
“Bitcoin büyük bir fırsattı, kimse görmedi. Bu yüzden insanlar sanal dünyada parasal anlamda değeri olan her şeyin etrafına dolanıyorlardı. Çok ciddi bir spekülasyon balonu yüzünden bunu yaşadılar. 2022-2023 yıllarında ‘metaverse’ arazi fiyatları yüzde 80-95 oranlarında düştü. Araziler 100 dolara satılırken şimdi bedava verseniz neredeyse hiç alıcı bulunamayacak hale geldi. Şu anki durumuna bakıldığında fiyatlar zirve seviyelerine hiç yaklaşmıyor.”
Demircan, birçok yatırımcının sahte ‘metaverse’ platformları aracılığıyla dolandırıldığını da ekledi. Herkesin kendi ‘metaverse’ evrenini yaratabilmesi, dolandırıcılara zemin hazırladı. Spekülasyon balonunun patlamasıyla geç giren ve elindekini satamayan yatırımcılar büyük zarar etti. Öyle ki, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü gibi değerli noktaların 10 farklı sunucuda satıldığını ve sunucular kapanınca bu varlıkların buharlaştığını vurguladı.
Kripto Varlıklar Uzmanı Melis Asena Özkan: “Oturmamış Bir Sektör Mağur Etti”
Kripto varlıklar uzmanı Melis Asena Özkan, koronavirüs salgını döneminde dijitalleşmenin hız kazandığını ve ‘metaverse’ evreninin bu dönemde popülerleştiğini belirtti.
“Metaverse, aslında blockzincir teknolojisi altyapısını kullanan bir platform. ‘Bir şehir yaratacağız. Bu şehirden dükkan alırsanız kira geliri elde edeceksiniz’ vaadiyle doğdular. Pasif gelir vaadiyle bir yatırım aracına dönüştürülmeye çalışıldı. O dönemde ilgi çok yoğundu. Hatta bir yatırımcı arkadaşım 40 bin dolara gemi aldı. Şu anda varlığı 1000 dolar bile etmiyor. Maalesef oturmamış bir platform ve sektör olduğu için mağduriyet yaşandı.”
Özkan, piyasanın “ayı dönemi” olarak adlandırılan bu süreçte ‘metaverse’nin cazibesini yitirdiğini, ancak hala yatırım alarak yoluna devam eden projelerin de bulunduğunu ifade etti.
Öğretim Görevlisi Nurullah Mahmut Dündar: “Fırsatı Kaçırma Korkusu Tetiklendi”
Medipol Üniversitesi’nden Öğretim Görevlisi Nurullah Mahmut Dündar, “Sanal dünyada yerini şimdiden al” gibi reklam kampanyalarının insanlarda “fırsatı kaçırma korkusu” (FOMO) yarattığını söyledi.
“Türkiye’de de bu fırsattan istifade etmek isteyen girişimler oldu. İstanbul’u ‘metaverse’ evrenine aktardılar ve buradaki arsalar ciddi maliyetlere satıldı. İnsanlar, İstanbul’un en değerli bölgelerinden ‘ucuza alayım, ileride pahalıya satarım’ algısıyla alımlar yaptı. ‘Fiili arsa alamıyoruz, bari dijital fırsatı kaçırmayalım’ düşüncesi hakimdi.”
Dündar, yatırımcılara sanal dükkanlar açıp kira geliri elde etme gibi hayali geleceklerin vadedildiğini belirtti. Global markaların ve büyük şirketlerin bu platformlarda yer almasının teşvik edici olduğunu ancak platformların aktif kullanıcı tutamaması sonucu arsa sahiplerinin ellerindeki varlıkları satacak kimse bulamayarak zarara uğradığını sözlerine ekledi.