Büyük Pasifik Çöp Yığını Tehlikesi Büyüyor
Pasifik Okyanusu’nun ortasında, çağımızın en büyük çevre felaketlerinden biri olan Büyük Pasifik Çöp Yığını (Great Pacific Garbage Patch), endişe verici bir hızla genişlemeye devam ediyor. Yaklaşık 1,6 milyon kilometrekarelik devasa bir alana yayılan bu yığın, Fransa’nın üç katı, neredeyse Türkiye kadar bir alanı kaplayarak adeta bir plastik okyanusuna dönüşmüş durumda.
Deniz Yaşamı ve Gıda Zinciri Tehdit Altında
Bilimsel veriler, bu alanda 1,8 trilyon parçaya varan plastik atığın biriktiğini gösteriyor. Okyanus akıntıları tarafından bir araya getirilen bu atıklar, deniz kuşları, balıklar ve sayısız deniz canlısı için ölümcül birer tuzağa dönüşüyor. Daha da endişe verici olan ise, bu atıkların zamanla mikro ve nanoplastiklere ayrılarak tüm gıda zincirine sızma potansiyeli taşımasıdır. Son yedi yılda yapılan gözlemler, bölgedeki plastik yoğunluğunun beş kat arttığını ortaya koyuyor.
Temizlik Çalışmaları ve Yüksek Maliyetler
Küresel çapta temizlik girişimleri sürse de, geliştirilen en ileri teknolojiler bile bu devasa yığının şimdilik sadece küçük bir bölümünü temizleyebiliyor. Uzmanların öngörülerine göre, temizlik senaryoları ve maliyetleri şu şekilde:
- Hızlı Senaryo: 5 yıl içinde tüm yığının temizlenmesi yaklaşık 4 milyar dolara mal olabilir.
- Mevcut Hızla: Temizlik süreci 10 yıla yayılırsa maliyet 7,5 milyar doları bulabilir.
Plastik atıkların büyük bir kısmı okyanusun yüzeye yakın ilk birkaç metresinde yoğunlaşmış durumda. Bu durum, rüzgâr ve akıntılarla birlikte küçük parçaların sürekli yüzeye çıkarak deniz canlılarıyla daha fazla temas etmesine neden oluyor.
Plastik Ada, Yeni Bir Ekosisteme Dönüştü
Araştırmalardaki en şaşırtıcı bulgulardan biri, dev plastik yığınının kendine has bir ekosistem oluşturmaya başlaması oldu. Bilim insanları, normalde kıyılarda yaşayan bazı canlı türlerinin bu çöp yığınları üzerinde kalıcı olarak yerleştiğini tespit etti. “Neopelagik topluluklar” olarak adlandırılan bu yeni biyolojik oluşumlar, plastik atıkların bir yaşam alanına dönüşmesinin beklenmedik sonuçlarını gözler önüne seriyor.
Uzmanlar, bu durumun türler arası rekabeti değiştirebileceği, istilacı türlerin yayılmasına zemin hazırlayabileceği ve doğal dengeyi bozabilecek yeni ekolojik zincirler oluşturabileceği konusunda uyarıyor. Plastik üretiminin azaltılmaması halinde bu çevre felaketinin geri döndürülemez bir noktaya ulaşacağı vurgulanıyor.
Canlılar Plastik Parçalarını Yiyecek Sanıyor
Bölgedeki kirlilik, balık ve deniz kuşları gibi canlıların plastik parçalarını yiyecek sanarak tüketmesine yol açıyor. Bu durum hem fiziksel zarara hem de toksik maddelerin canlıların vücudunda birikmesine (biyolojik birikim) neden oluyor.
Kirlilik Artışı Rakamlarla Kanıtlandı
2015 ile 2022 yılları arasında yapılan ölçümler, kirlilikteki dramatik artışı net bir şekilde ortaya koyuyor. Bölgedeki yoğunluktaki artışlar şu şekilde:
- Kilometrekare başına düşen plastik miktarı 2,9 kg’dan 14,2 kg’a çıktı.
- Mikroplastik sayısı 960 binden 1,5 milyona yükseldi.
- Orta boy plastiklerin sayısı 34 binden 235 bine ulaştı.
- Makroplastiklerin sayısı ise 800’den 1.800’e çıktı.
Uzmanlar, bu artışın temel nedeninin dış kaynaklı atıkların sürekli okyanusa karışması ve durdurulamayan plastik üretim döngüsü olduğunu belirtiyor.