Hong Kong’dan Yurt Dışındaki 16 Aktiviste Yeni Yaptırımlar: Pasaport İptali ve Finansal Kısıtlamalar

Hong Kong’dan Yurt Dışındaki Aktivistlere Sert Yaptırımlar

Hong Kong yönetimi, ulusal güvenliği tehdit ettikleri gerekçesiyle yurt dışında yaşayan ve haklarında ödül konulan 16 aktiviste yönelik yeni ve sert yaptırımlarını duyurdu. Pazartesi günü açıklanan bu önlemler, bölgedeki muhalif seslere karşı baskının arttığını gösteriyor.

Söz konusu aktivistlerin, Hong Kong polisi tarafından “yurt dışındaki devrimci bir örgüt” olarak nitelendirilen ve 19 üyeden oluşan “Hong Kong Parlamentosu” isimli grubun bir parçası olduğu belirtildi. Bu grubun Hong Kong’un resmi yasama organı olmadığı ve etkisinin sınırlı olduğu biliniyor.

Yaptırımların Detayları ve Cezai Yaptırımlar

Hong Kong Güvenlik Sekreteri Chris Tang‘in kararıyla yürürlüğe giren yeni önlemler oldukça kapsamlı. Listede yer alan Avustralyalı akademisyen Chongyi Feng ve ABD vatandaşı Gong Sasha gibi isimlere yönelik yaptırımlar şu şekilde sıralanıyor:

  • Finansal Kısıtlamalar: Aktivistlere herhangi bir şekilde para yardımı yapılması veya finansal kaynak sağlanması yasaklandı.
  • Seyahat Belgeleri: Hong Kong pasaportuna sahip 12 aktivistin seyahat belgeleri derhal iptal edildi.
  • Ticari Faaliyetler: Listelenen kişilere mülk kiralanması, onlarla iş ortaklığı kurulması veya herhangi bir ortak girişimde bulunulması yasaklandı.

Bu kararları ihlal eden kişilerin 7 yıla kadar hapis cezası ile karşı karşıya kalabileceği vurgulandı.

Yönetimin Gerekçesi: “Ulusal Güvenliği Tehdit Ediyorlar”

Hong Kong yönetimi, yaptırım uygulanan 16 aktivistin İngiltere, ABD, Kanada, Almanya, Avustralya, Tayland ve Tayvan gibi ülkelerde bulunduğunu ve ulusal güvenliği tehlikeye atan faaliyetlerine devam ettiklerini öne sürdü. Yapılan açıklamada, bu kişilerin “Pekin ve Hong Kong’a karşı nefret ve düşmanlık körüklemek amacıyla karalama ve iftira kampanyaları yürüttükleri” iddia edildi ve “Bu önlemleri ciddi bir sonuç elde etmek için aldık” denildi.

Bu adımlar, Pekin’in 2019’daki büyük hükümet karşıtı protestoların ardından 2020’de yürürlüğe koyduğu ve bölgedeki muhalefeti büyük ölçüde bastıran ulusal güvenlik yasasına dayanıyor. Yasa sonrası çok sayıda aktivist tutuklanmış, susturulmuş veya sürgüne gitmek zorunda kalmıştı.

Uluslararası Tepkiler ve Çin’in Savunması

Temmuz ayında aktivistler hakkında çıkarılan tutuklama emirleri, ABD, İngiltere ve Avrupa Birliği gibi Batılı hükümetler tarafından sert bir dille kınanmıştı. Polis, bu kişilerin yakalanmasına yardımcı olacak bilgi paylaşanlara 25 bin ila 130 bin dolar arasında ödül vaat etmişti.

ABD’li siyasetçi Marco Rubio, duruma tepkisini şu sözlerle dile getirmişti:

“Temel özgürlüklerini kullanan Hong Kongluları sınır ötesinden hedef almak, uluslararası baskının bir şeklidir. ABD’de bulunan Amerikalıları ya da başkalarını susturmak veya korkutmak için Hong Kong yönetiminin ulusal güvenlik yasalarını kullanmasına izin vermeyeceğiz.”

Çin Dışişleri Bakanlığı’nın Hong Kong ofisi ise yabancı siyasetçilerden gelen eleştirileri reddederek atılan adımların meşru olduğunu savundu. Pekin ve Hong Kong yönetimleri, güvenlik yasalarının kentin istikrarını yeniden sağlamak için gerekli olduğunu savunmaya devam ediyor.