Sana Göre Haber

Su Ayak İzi Alarmı: 1 Kg Et İçin Harcanan 15 Ton Su ve Türkiye’nin Göz Ardı Edilen Su Krizi

Su Ayak İzi Nedir ve Neden Önemlidir?

Su ayak izi, bir bireyin, topluluğun veya bir organizasyonun su kaynaklarını ne ölçüde kullandığını gösteren bir ölçüttür. Bu kavram, hem içme suyu gibi doğrudan su tüketimini hem de tükettiğimiz gıdaların ve ürünlerin üretiminde harcanan dolaylı su kullanımını kapsar. Su ayak izinin hesaplanmasında üç ana bileşen bulunur:

Su Ayak İzinin Bileşenleri

Bu bileşenler arasında en çarpıcı örneklerden biri et üretimidir. Bir kilogram dana eti üretimi için yaklaşık 15 bin litre suya ihtiyaç duyulur. Bu suyun %93’ü yeşil, %4’ü mavi ve %3’ü gri sudur.

Üretim Modeli ve Gıda Güvenliği

Kırmızı et tüketimini azaltarak bitkisel beslenmeye yönelmek, su tasarrufu konusunda önemli bir fark yaratabilir. Tarımsal üretimde kullanılan suyun büyük bir kısmı, yaklaşık %70’i, etinden ve sütünden faydalandığımız hayvanların beslenmesi için yem üretiminde harcanmaktadır. Bu konuda Hollanda gibi ülkeler, ihracattaki başarılarını sürdürmek amacıyla hayvancılığı azaltıp tarımsal üretime odaklanma yönünde adımlar atmaktadır.

Uzman Görüşü: Sorun Tüketimde Değil, Üretim Modelinde

Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Coğrafya Bölümü’nden Doç. Dr. Doğukan Doğu Yavaşlı, bitkisel beslenmenin su ayak izi tartışmalarının merkezinde yer aldığını belirtiyor.

“Amaç, insanlara ne yiyip yiyemeyeceklerini söylemek veya kültürel beslenme alışkanlıklarını yargılamak değildir. Amaç, kısıtlı su kaynaklarımızı ulusal gıda güvenliğimizi sağlayacak şekilde en akılcı ve verimli nasıl kullanabileceğimizi bilimsel verilerle ortaya koymaktır. 1 kg sığır eti için yaklaşık 15 bin litre su kullanılırken, 1 kg buğday için bu miktar 1500 litredir. Asıl odaklanmamız gereken, tüketim miktarından çok, o bir kilogram etin hangi su kaynakları kullanılarak ve hangi coğrafyada üretildiğidir.”

Doç. Dr. Yavaşlı, geleneksel mera hayvancılığının su ayak izinin büyük oranda doğal döngünün bir parçası olan ‘yeşil su’dan oluştuğunu, ancak modern endüstriyel hayvancılığın ‘mavi su’ kaynaklarına dayandığını vurguluyor. Türkiye’deki en kritik sorunun, suyun kıt olduğu İç Anadolu (Konya Havzası gibi) bölgelerinde, su-obur yem bitkileri üretiminin ve endüstriyel hayvancılığın teşvik edilmesi olduğunu belirtiyor. Bu durum, su kaynakları üzerinde büyük bir baskı yaratmaktadır.

Çarpıcı Rakamlarla Su Tüketimi

Türkiye’deki Su Kayıpları Alarm Veriyor

Su ayak izini azaltmanın en önemli yollarından biri, suyun kaynaktan kullanıcıya kayıpsız ulaşmasını sağlamaktır. Ancak Türkiye’de içme suyu sistemlerinde %40’a varan oranlarda kayıp yaşanmaktadır. Boğaziçi Üniversitesi su yönetimi uzmanı Dr. Akgün İlhan‘a göre, TÜİK verileri Türkiye genelindeki ortalama kayıp-kaçak oranının %37 olduğunu gösteriyor. Yani şebekeye verilen her 10 litre suyun yaklaşık 4 litresi hedefe ulaşamadan kayboluyor.

Bu sorunu çözmek amacıyla 2014’te bir yönetmelik çıkarılmış ve belediyelere hedefler konulmuş olsa da, bu hedeflere tam olarak ulaşılamamıştır. Uzmanlar, kayıpları azaltmak için üç adımı zorunlu görüyor:

  1. Altyapının Yenilenmesi: Eski boru ve hatların sistematik olarak değiştirilmesi.
  2. Kaçak Tespiti Teknolojileri: Akustik ve dijital sistemlerle kayıpların anlık olarak takip edilmesi.
  3. Kurumsal Kapasitenin Güçlendirilmesi: Su idarelerinin teknik ve mali olarak desteklenmesi.

İyi bir örnek olarak İSKİ, 2022’de %33.5 olan su kayıp oranını 2023’te %18.3’e düşürerek önemli bir başarıya imza atmıştır.

Evde Su Ayak İzinizi Nasıl Küçültebilirsiniz?

Bireysel çabalar da su tasarrufunda büyük rol oynar. İşte bazı ipuçları:

Unutmayın, Birleşmiş Milletler verilerine göre dünyadaki et üretimi son 62 yılda 5 kat artarken, Türkiye’de bu artış 10 kat olmuştur. Bu durum, su kaynaklarımız üzerindeki baskıyı daha da artırmaktadır.


YARIN:

Exit mobile version