Geçtiğimiz yıl tüm dünyanın nefesini tutarak izlediği Titan denizaltısı faciası hakkında beklenen resmi rapor yayımlandı. Amerika Birleşik Devletleri Sahil Güvenlik Teşkilatı tarafından yürütülen kapsamlı soruşturma, trajedinin öngörülebilir ve önlenebilir bir ihmaller zinciri sonucu meydana geldiğini gözler önüne serdi.
Rapora göre, OceanGate firmasının CEO’su Stockton Rush liderliğindeki sefer, en temel güvenlik protokollerini hiçe sayarak adeta bir felakete davetiye çıkarmıştır.
Raporun Ortaya Koyduğu Kritik İhmaller
Soruşturma, denizaltının tasarımından operasyonel süreçlerine kadar her aşamada ciddi kusurlar olduğunu belgeliyor. Bu bulgular, facianın bir kaza değil, bir dizi yanlış kararın sonucu olduğunu kanıtlıyor.
Malzeme Seçimi ve Tasarım Hataları
Titan’ın gövdesinde kullanılan karbon fiber malzemenin, okyanusun derinliklerindeki muazzam basınca dayanıklılığı konusunda yeterli testlerden geçirilmediği vurgulandı. Raporda öne çıkan temel bulgular şunlardır:
- Gövdenin, derin deniz dalışlarının tekrarlayan basınç döngülerine karşı dayanıklılığı kanıtlanmamıştı.
- Sektör standartlarında zorunlu olan üçüncü taraf sertifikasyon süreçleri atlanmıştı.
- Denizaltının titanyum ve karbon fiber gibi farklı malzemeleri birleştiren deneysel tasarımı, yapısal bütünlük açısından büyük riskler taşıyordu.
Yetersiz Test ve Göz Ardı Edilen Uyarılar
OceanGate’in, seferler öncesinde yeterli test ve deneme yapmadığı belirtiliyor. Daha da endişe verici olan ise şirket içinden ve sektör uzmanlarından gelen uyarıların sistematik olarak göz ardı edilmesidir.
Bir sektör uzmanının ifadesine göre, “OceanGate’in deneysel yaklaşımı takdire şayan olabilirdi ancak bu, kanıtlanmış mühendislik ilkelerini ve yolcuların hayatını hiçe saymayı mazur göstermez. Bu bir keşif ruhu değil, tehlikeli bir özgüvendi.”
Facianın Perde Arkası: Katastrofik İçe Çökme
Rapor, Titan’ın hedeflenen derinliğe yaklaşırken “katastrofik bir içe çökme” yaşadığını ve bunun milisaniyeler içinde gerçekleştiğini teyit ediyor. Bu durum, içindeki beş kişinin anında hayatını kaybetmesine neden oldu. İhmaller zincirinin ana halkaları şunlardı:
- Sertifikasyon Eksikliği: Denizaltı, hiçbir saygın denizcilik kurumu tarafından onaylanmamıştı.
- Uyarı Sistemleri: Gövdedeki gerilimi ölçmek için kurulduğu iddia edilen akustik izleme sisteminin etkinliği şüpheliydi.
- Geçmiş Başarısızlıklar: Önceki dalışlarda da yapısal sorunlar yaşandığına dair kanıtlar ortaya çıktı, ancak bunlar dikkate alınmadı.
Bu rapor, derin deniz keşifleri ve macera turizmi endüstrileri için önemli dersler içeriyor. Güvenlik standartlarının ve düzenlemelerin ne kadar hayati olduğu, bu trajik olayla bir kez daha acı bir şekilde anlaşılmıştır. Facianın, gelecekte benzer olayların yaşanmaması adına bir dönüm noktası olması bekleniyor.