İsrail medyası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın Filistin meselesini dünya liderleriyle yaptığı görüşmelerde sürekli gündemde tuttuğunu ve Türkiye’nin İsrail’e karşı somut adımlar attığını vurguluyor. Özellikle Avrupa ülkelerinin son dönemde Filistin’i destekleyen politikalarının, Türkiye’nin bu konudaki pozisyonunu daha da güçlendirdiği belirtiliyor.
Uzman Gözüyle Türkiye’nin Filistin Politikası
Tel Aviv Üniversitesi Dayan Merkezi’nden Dr. Hay Eytan Cohen Yanarocak, Türkiye’nin Filistin’e olan sarsılmaz desteğini ve Avrupa ülkelerinin Filistin Devleti’ni tanıma kararını değerlendirdi. Yanarocak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Filistin davasını kişisel bir misyon haline getirdiğini belirterek, İngiltere ve Fransa‘nın Filistin Devleti’ni tanıma yönündeki adımlarının Türkiye’nin elini uluslararası arenada güçlendirdiğini ifade etti.
Yanarocak, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın birkaç gün önce İsrail’e yönelik diplomatik baskıyı artırma niyetini açıkladığını hatırlattı. Bu kararlılığını, 2 Ağustos’ta İstanbul’da bir araya geldiği İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve Libya Milli Birlik Hükümeti Başbakanı Abdülhamid Dibeybe‘ye de ilettiğini vurguladı.
“Gazze Konusunu Sürekli Gündeme Taşıyor”
İsrail’in önde gelen gazetelerinden Maariv‘e konuşan Yanarocak, Türkiye’nin diğer ülkeleri Filistin konusunda somut adımlar atmaya teşvik ettiğini ve bu durumun İsrail karşıtı bir cephe oluşturduğunu öne sürdü. Uzmana göre, Erdoğan’ın her fırsatta Gazze konusunu gündeme getirmesi, meselenin uluslararası alanda sürekli canlı kalmasını sağlıyor.
Yanarocak, Türkiye’nin İsrail’e karşı attığı adımların diğer ülkelere de örnek teşkil ettiğini belirtti. Ankara’nın, İsrail’e yönelik ekonomik yaptırımların öncülerinden biri olduğunu ve diplomatik alanda da cesur adımlar attığını kaydetti.
“Türkiye esasen diğer ülkelere liderlik etmeye ve onları tam da bu tutumu sürdürmeye teşvik etmeye çalışıyor.”
Ankara’nın Somut Hamleleri
Dr. Yanarocak, Türkiye’nin İsrail’e karşı attığı adımlara örnek olarak Ankara’nın Lahey’deki davada İsrail aleyhine açıkça taraf olmasını gösterdi. Ayrıca, Netanyahu‘nun Azerbaycan ziyareti sırasında Türkiye’nin İsrail Başbakanlık uçağına hava sahasını kapatmasının da bu kararlı tutumun bir parçası olduğunu ekledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2 Ağustos’ta İstanbul’da Türkiye-İtalya-Libya İşbirliği Zirvesi kapsamında Meloni ve Dibeybe ile bir araya gelmişti.
Avrupa’nın Kararları Türkiye’yi Haklı Çıkarıyor
Fransa ve İngiltere gibi büyük Avrupa güçlerinin Filistin devletini tanıma yönündeki açıklamalarının Türkiye’nin politikalarını doğruladığını belirten Yanarocak, şu değerlendirmeyi yaptı: “Avrupalı güçler bu tür kararlar aldığında, Türkiye’nin daha önce aldığı kararları haklı çıkarmış oluyor.”
İngiltere Başbakanı Keir Starmer ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Filistin Devleti’ni tanıma niyetlerini açıklamışlardı.
Türkiye-İsrail İlişkilerinde Gelecek Senaryoları
Türkiye-İsrail ilişkilerinin geleceği konusunda karamsar bir tablo çizen Yanarocak, Netanyahu iktidarda olduğu sürece iki ülke arasında bir yakınlaşma beklemediğini söyledi. Uzmana göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Netanyahu’yu hedef alan ve onu gayrimeşrulaştıran açıklamaları, normalleşme ihtimalini ortadan kaldırıyor.
Yanarocak, İsrail’de bir hükümet değişikliği yaşansa bile, hiçbir yeni yönetimin Türkiye ile ilişkileri kolayca normale döndürmeye istekli olmayacağını savundu. İki ülke arasında ilişkilerin daha da gerginleşebileceği uyarısında bulunan uzman, “Sanırım burada daha önce hiç yaşamadığımız türden çok sorunlu bir dönem yaşanacak” şeklinde konuştu.