Sana Göre Haber

Kafkasya’da Yeni Dönem: Azerbaycan ve Ermenistan, ABD Arabuluculuğunda Tarihi Barış İçin Masada

Kafkasya’da Tarihi Anlaşma Kapıda: Liderler Washington’da Buluşuyor

Azerbaycan ve Ermenistan liderleri, iki ülke arasında on yıllardır süren çatışmayı sonlandırabilecek tarihi bir barış anlaşmasını görüşmek üzere Perşembe ve Cuma günleri Washington’da bir araya gelecek. ABD Başkanı Donald Trump’ın ev sahipliğindeki bu zirve, Bakü ve Erivan’ın bölgede kalıcı barışı sağlama ve özellikle Moskova’nın etkisinden uzaklaşma yönündeki kararlılığını pekiştirebilir.

Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından bağımsızlıklarını kazanan bu iki Güney Kafkasya ülkesi, son dönemde Rusya ve Kremlin’in yörüngesinden uzaklaşma eğiliminde. Beyaz Saray’da gerçekleşecek bu görüşme, iki ülkenin kendi aralarındaki sorunları çözme iradesini Moskova’ya güçlü bir şekilde gösterecek ve dış politika odaklarını Batı’ya çevirmelerine yardımcı olacaktır. Bu gelişme, aynı zamanda Trump’ın küresel anlaşmazlıklarda ABD’yi merkezi bir arabulucu olarak konumlandırma stratejisinin de bir parçası olarak görülüyor.

Zirvenin Zamanlaması ve Moskova’nın Rahatsızlığı

Toplantının zamanlaması, Kremlin için oldukça manidar. Trump’ın Rusya’ya Ukrayna ile ateşkes konusunda tanıdığı sürenin dolduğu bir dönemde, Moskova’nın eski iki yakın müttefikinin Washington’da kendi barış anlaşmalarını imzalaması, jeopolitik dengeler açısından dikkat çekici bir gelişme olacaktır.

Barış Görüşmelerinin Kilit Noktası: Zengezur Koridoru

10 Temmuz’da Abu Dabi’de ilk resmi ikili görüşmelerini gerçekleştiren Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, barış anlaşmasının en kritik maddelerinden biri olan Zengezur Koridoru’nu ele aldı. Bu koridor, Azerbaycan’ın ana karası ile Türkiye’ye sınırı olan Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti’ni Ermenistan toprakları üzerinden birbirine bağlamayı hedefliyor.

Koridorun Stratejik Önemi

Azerbaycan için Zengezur Koridoru, Nahçıvan’a kesintisiz bir kara bağlantısı sağlayarak Türkiye ile ilişkileri güçlendirecek ve ülkenin küresel bir ulaşım ve lojistik merkezi olma konumunu pekiştirecektir. Bakü, bu koridorun kontrolünün herhangi bir üçüncü tarafın müdahalesi olmaksızın kendisinde olmasını talep ediyor.

Erivan için ise bu proje, daha geniş ticaret ağlarına entegre olma, ekonomisini canlandırma ve yabancı yatırım çekme potansiyeli taşıyor. Ancak Ermenistan, koridorun egemenliğini tehdit edebileceği ve otorite kaybına yol açabileceği endişesiyle güzergahın kendi kontrolünde kalmasında ısrar ediyor. Ermenistan’ın Syunik Eyaleti‘nden geçmesi planlanan 43 kilometrelik bu hat, tüm bölgenin jeopolitiğini etkileme potansiyeline sahip.

ABD’nin Arabuluculuğu ve Bölgesel Tepkiler

Ermenistan hükümeti, Beyaz Saray’daki toplantının amacının “bölgede barış, refah ve ekonomik işbirliğini teşvik etmek” olduğunu açıkladı. Washington’un bu sürece dahil olmasının arkasında ekonomik çıkarlar da yatıyor. ABD’nin, Azerbaycan, Türkiye ve nihayetinde Avrupa ile Asya arasında kesintisiz bir kara yolu oluşturacak olan Zengezur Koridoru’nu yönetme teklifinde bulunduğu biliniyor.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da Temmuz ayı başında yaptığı bir açıklamada, koridorun Türkiye’nin önemli bir enerji ve ticaret merkezi olma hedefi için kritik bir halka olduğunu vurgulamıştı.

Ancak bu durum, bölgedeki diğer önemli aktörler olan Rusya ve İran tarafından şiddetle eleştiriliyor. Moskova ve Tahran, ABD’nin bölgeye müdahil olmasının, Güney Kafkasya üzerinden yürüttükleri kuzey-güney ticaretindeki kontrollerini tehdit edeceğini düşünüyor. İran, Ermenistan üzerinden kara erişimini kaybedebileceğinden ve Türkiye’nin artan nüfuzunun sınırlarına bir ABD varlığı getirebileceğinden endişe duyuyor. Kremlin için ise bu, eski nüfuz alanındaki son etkinliğini de kaybetmek anlamına geliyor.

Rusya’nın Zayıflayan Etkisi ve Artan Gerilimler

Ukrayna’daki savaşla meşgul olan Moskova, Güney Kafkasya’daki geleneksel hakimiyetini giderek kaybediyor. Eylül 2023’te Azerbaycan’ın Karabağ’da tam kontrolü sağlaması ve ardından iki ülkenin Rusya’dan bağımsız bir barış sürecine girmesi bu durumun en net göstergeleri. Rusya’nın arabuluculuk teklifleri ve dezenformasyon kampanyaları, eski müttefikleri üzerindeki etkisini yeniden kurmaya yetmiyor.

Uçak Krizi ve Diplomatik Gerilim

Rusya ile Azerbaycan arasındaki ilişkiler, Aralık ayında bir Azerbaycan uçağının düşürülmesiyle ciddi bir yara aldı. Euronews’in haberine göre, Azerbaycan Havayolları’na ait 8243 sefer sayılı uçağın Rus hava savunması tarafından vurulduğu iddia ediliyor. Cumhurbaşkanı Aliyev, konuyla ilgili uluslararası mahkemelerde dava açmaya hazırlandıklarını belirterek,

“10 yıl beklemeye hazırız ama adalet kazanmalı. Bu belirsizlik, Rusya ve Azerbaycan arasındaki ikili ilişkilerin gelişmesine katkıda bulunmuyor,”

dedi. Bu olay ve Rusya’nın Yekaterinburg’daki Azerbaycan topluluğuna yönelik baskınları, iki ülke arasındaki gerilimi daha da tırmandırdı.

Exit mobile version