Kamu Sistemlerini Hedef Alan Sahte e-İmza Şebekesine Büyük Darbe
Kamu altyapısına yönelik organize bir siber saldırı, yetkili kurumların koordineli çalışmasıyla ortaya çıkarıldı. Operasyonun ardından sosyal medyada yayılan asılsız bilgilere karşı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), sürecin tüm detaylarını kamuoyuyla paylaştı.
Operasyonun Perde Arkası: Sahte Belgeler ve Yetkisiz Erişim
Siber saldırı girişimi, Gazi Üniversitesi Siber Olaylara Müdahale Ekibi ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) tarafından Ağustos 2024’te tespit edildi. Yürütülen detaylı soruşturma sonucunda, şebekenin sahte kimlikler kullanarak nitelikli elektronik sertifikalar (NES) ürettiği anlaşıldı. Bu yolla kamu sistemlerine yetkisiz erişim sağlayan çetenin ürettiği belgeler şunlardır:
- 57 adet sahte üniversite diploması
- 4 adet sahte lise diploması
- 108 adet sahte sürücü belgesi
Yapılan resmi açıklamada, bu sahte belgelerden yalnızca ikisinin mesleki faaliyette kullanılmaya çalışıldığı, diğerlerinin ise herhangi bir resmi işleme yansımadan sistemden temizlendiği belirtildi.
Dezenformasyon İddialarına Resmi Yanıt
Operasyon sonrası sosyal medyada, “400 akademisyen sahte diplomayla atandı”, “ÖSYM puanları değiştirildi” ve “Narkotik sistemine torbacı atandı” gibi gerçeği yansıtmayan iddialar hızla yayıldı. DMM, bu iddialara karşı net bir bilgilendirme yaptı:
Resmî açıklamalara göre, soruşturma kapsamında hiçbir akademisyen veya Milli Eğitim Bakanlığı öğretmeni yer almamaktadır. ÖSYM ve Emniyet sistemlerinde dışarıdan bir müdahale veya puan değişikliği saptanmamıştır. Narkotik sistemine sahte e-imza ile erişim ise teknik olarak mümkün değildir. Bu tür içerikler, kamuoyunda güvensizlik yaratmayı amaçlayan dezenformasyon faaliyetleridir.
Kurumlar Tam Koordinasyonla Hareket Etti
Soruşturma sürecinde BTK, İçişleri Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, YÖK ve ÖSYM başta olmak üzere ilgili tüm kurumlar tam bir koordinasyon içinde çalıştı. DMM, başarılı operasyonun manipülatif iddialarla gölgelenmek istendiğini vurgulayarak, soruşturmanın şeffaf bir şekilde yürütüldüğünü ve vatandaşların yalnızca resmi açıklamalara itibar etmesi gerektiğini belirtti.