Sahte E-İmza ve Diploma Skandalı: DMM Tüm İddiaları Rakamlarla Çürüttü

DMM, Sahte Diploma ve E-İmza Soruşturmasındaki İddiaları Belgelerle Çürüttü

Kamuoyunda geniş yer bulan, kamu görevlilerinin e-imzalarının kopyalanarak sahte diploma, ehliyet ve kimlik kartı düzenlendiği iddialarına yönelik soruşturma devam ediyor. İletişim Başkanlığı’na bağlı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), bu süreçte ortaya atılan bilgi kirliliğini ortadan kaldırmak amacıyla “Sahte E-imza Operasyonuyla İlgili İddialar ve Gerçekler” başlıklı bir bülten yayımladı. Bültende, iddialara resmi belgeler, kurum araştırmaları ve adli soruşturma bulgularıyla yanıt verildi.

“Yüzlerce Sahte Diploma Üretildi” İddiası Gerçeği Yansıtmıyor

DMM bülteninde, “Türkiye genelinde yüzlerce sahte diploma üretilmiştir” iddiasının doğru olmadığı vurgulandı. Soruşturma neticesinde 57 sahte üniversite diploması, 4 sahte lise diploması ve 108 sahte sürücü belgesi üretildiği tespit edildi. Bu belgelerden sadece ikisinin bir mesleğin icrasında kullanılmaya çalışıldığı, sürecin ilgili kurumların koordinasyonuyla kontrol altında olduğu belirtildi.

“400 Akademisyen Usulsüz Atandı” İddiası Tamamen Asılsız

“400 akademisyen usulsüz şekilde atanmıştır” iddiasının gerçeği yansıtmadığı açıklandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada bugüne kadar 220 kişi hakkında işlem yapıldığı ve 199 şüpheli hakkında kamu davası açıldığı ifade edildi. Ancak bu kişiler arasında hiçbir akademisyenin veya Milli Eğitim Bakanlığı öğretmeninin bulunmadığı kesin bir dille vurgulandı. Bu iddianın kamuoyunu yanıltma amacı taşıdığı belirtildi.

Kopyalanan E-İmza Sayısı ve Diğer Teknik Detaylar

Raporda, “Çok sayıda kamu yöneticisinin e-imzası kopyalandı” iddiasına karşılık, e-imzası kopyalanan toplam kişi sayısının 35 olduğu bilgisi paylaşıldı. Yapılan tüm illegal işlemlerin titiz bir araştırmayla tespit edildiği ve adli makamların her iddiayı kapsamlı olarak incelediği kaydedildi.

  • Akademik Derece Oluşturulmadı: Kamu kurumlarının dijital sistemlerine yönelik müdahalelerin sınırlı olduğu ve sahte akademik derece oluşturulmasının söz konusu olmadığı aktarıldı.
  • Narkotik Sistemlerine Girilemedi: Emniyet Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı sistemine girilerek “uyuşturucu torbacısı ataması” yapıldığı iddiası yalanlandı. Bu sistemlerin kapalı devre ve çok katmanlı güvenlikle korunduğu, sahte e-imzalarla bu tür işlemlerin teknik olarak mümkün olmadığı ifade edildi.
  • ÖSYM Puanları Değiştirilmedi: ÖSYM ve emniyet birimlerinin denetimlerinde, aday puanlarında herhangi bir dış müdahale, sahtecilik veya veri sızıntısı tespit edilmediği açıklandı.

Çete Lideri ve Devletin Müdahalesine İlişkin İddialar

“Çete lideri Ziya Kadiroğlu, kamu sistemlerine sahte diploma kaydetti” iddiasının da gerçeği yansıtmadığı, Kadiroğlu’nun sistemlere doğrudan eriştiğine dair somut bir delil bulunmadığı belirtildi. Suç şebekesinin, üçüncü kişiler adına sahte e-imza üreterek sisteme erişim sağladığı tespit edildi. Devletin sürece geç müdahale ettiği iddialarının da asılsız olduğu, ilk şüpheli girişimin Ağustos 2024’te tespit edilip operasyonların Ocak ve Mayıs 2025’te yapıldığı vurgulandı. Operasyonlarda 37 kişi tutuklandı ve 150 kişi hakkında adli kontrol kararı verildi.

Belgelerin Kullanımı ve Not Değişikliği Girişimleri

Bültende, E-Devlet üzerinden sisteme yüklenen sahte belgelerin hiçbir resmi işlemde (atama, noter vb.) kullanılmadan fark edilip sistemden temizlendiği belirtildi. Sınırlı sayıdaki not ortalaması yükseltme ve transkript değişikliği girişimlerinin de YÖK ile koordineli olarak tespit edilip engellendiği ve sorumlular hakkında işlem başlatıldığı kaydedildi.

“Bazı çevreler, suçu ve suçluyu değil, soruşturmayı yapan makamları ve görevini yapan kamu kurumlarını ve suçla mücadele eden devleti töhmet altında bırakmaya çalışmıştır. Oysa ki bir üniversite ve BTK tarafından fark edilen şüpheli bir girişim ivedi şekilde adli sürece intikal ettirilmiş, devletin ilgili kurumları derhal suçun ve suçlunun üzerine giderek gerekli işlemleri tesis etmiştir.”

DMM, başarılı bir operasyon hakkında gerçeğe aykırı iddiaların dolaşıma sokulduğunu belirterek, ilgili tüm kurumların eşgüdüm içinde hareket ettiğini ve kamuoyunu doğru bilgilendirmeye devam edeceğini bildirdi.