Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), 2025 yılı üretim beklentilerinin kuraklık ve verim düşüklüğü sebebiyle karşılanamayacağı ve yemlik arpa talebinin arttığı gerekçesiyle 225 bin ton arpa ithalatı için ihale sürecini başlattı. Yetkililer, bu hamlenin yem maliyetlerini dengeleyerek iç piyasadaki arz güvenliğini sağlayacağını öne sürdü.
Siyasi Tepkiler Gecikmedi: “Çiftçinin Alın Terine İhanet”
Karara yönelik en sert eleştirilerden biri Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mahir Sayın‘dan geldi. Cumhuriyet’e konuşan Sayın, TMO’nun arpa ithalatı kararını “çiftçinin alnındaki ter kurumadan yapılan ihanet” olarak nitelendirdi.
“Devlet, çiftçiden almak yerine dışardan ithal edeceğini söylüyor. Bu, Türk çiftçisine ‘senin ürününü değil, yabancı çiftçinin ürününü tercih ediyorum’ demektir.”
Fiyatlar Çakıldı, Çiftçi Zarara Uğradı
Mahir Sayın, ithalat kararının duyulmasıyla birlikte piyasadaki ürün fiyatlarında ani ve ciddi düşüşler yaşandığına dikkat çekti. “Üretici zaten borçla üretim yapıyor, tam hasat zamanı geldiğinde ise devlet ithalat kapılarını açıyor. Bu durumun doğal sonucu olarak çiftçi zarar ediyor ve üretimden soğuyor” dedi.
“Bu Sadece Ekonomik Değil, Ahlaki Bir Çöküştür”
Hasat döneminde ithalat yapılmasını bir “piyasa katliamı” olarak tanımlayan Sayın, eleştirilerini şu sözlerle sürdürdü:
“Ürün tarlada beklerken, çiftçi mahsulünü satmak için sıra beklerken devletin limanlara ithal ürün indirmesi kabul edilemez. Bu yalnızca bir ekonomik çöküş değil, aynı zamanda ahlaki bir çöküştür. Türkiye’de artık bir tarım politikası yerine tarımı bitiren bir ithalat sistemi hakim. Destek, planlama ve öngörü yok; sadece ithalat var. Çiftçi borçlanıyor, zarar ediyor ve sesi kısılıyor.”
Gündemde ‘Çiftçisiz Tarım Modeli’ Var
Artan girdi maliyetleri karşısında ezilen üreticinin düşük satış fiyatları nedeniyle bu yıl kazanç yerine borç ürettiğini belirten Sayın, “Bugünün kazananları tüccarlar ve ithalat baronlarıdır. Bu sistemin adı ‘çiftçisiz tarım modeli’dir” diyerek mevcut politikaların acilen değiştirilmesi gerektiğini savundu. Sayın, sözlerini şu çarpıcı değerlendirmeyle tamamladı:
“Bu topraklar bin yıldır bize bakıyor ama biz artık toprağa bakamıyoruz. Üreticiyi ithalatla ezmek, milletin geleceğini ipotek altına almaktır. Ya toprağa döneriz ya da tarihe gömülürüz.”