S&P Global, Çin’in Kredi Notunu ve Durağan Görünümünü Korudu
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu S&P Global, Çin’in uzun vadeli yabancı ve yerel para birimi cinsinden kredi notunu “A+”, kısa vadeli notunu ise “A-1” olarak teyit ettiğini açıkladı. Kuruluş, ülkenin ekonomik görünümünü “durağan” olarak koruduğunu bildirdi. S&P’nin analizine göre, Çin ekonomisi, hükümetin mali ve parasal teşvikleri sayesinde karşılaştığı zorluklara karşı önemli bir direnç göstermektedir. Özellikle zayıflayan emlak sektörü ve dış ticaretteki baskılar, bu genişleyici politikalar sayesinde dengelenmektedir.
Dengeli Büyüme Beklentisi ve Düşük Enflasyon
S&P, Çin’in önümüzdeki yıllarda kendi kendine yeten bir büyüme düzeyine ulaşacağını öngörüyor. Kuruluş, 2025-2028 döneminde yıllık ekonomik büyümenin istikrarlı bir şekilde yüzde 4’ün üzerinde seyretmesini bekliyor. Bu büyüme projeksiyonuna paralel olarak, net genel hükümet borç artışının da yavaşlaması beklenmektedir.
Raporda, Çin’in düşük enflasyon ortamını koruduğuna dikkat çekildi. Haziran ayında yıllık Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) sadece yüzde 0,1 artarken, 2025-2028 döneminde enflasyonun yıllık ortalama yüzde 1’in altında kalması bekleniyor.
Emlak Sektöründe İlk İyileşme Sinyalleri
Gayrimenkul piyasasındaki zayıflığın ekonomik büyüme üzerinde bir baskı unsuru olduğunu kabul eden S&P, bu etkinin zamanla azaldığını belirtti. Emlak sektöründe istikrar sinyallerinin görülmeye başlandığı ifade edilirken, yerel yönetimlerin merkezi hükümetten daha fazla mali destek aldığı da raporda yer aldı.
Küresel Riskler ve ABD-Çin Ticaret Belirsizliği
Kuruluş, uluslararası alandaki belirsizliklerin devam ettiğini ve özellikle ABD ile Çin arasındaki ticaret geriliminin piyasalar üzerindeki etkisini sürdürdüğünü vurguladı. Raporda, ticaret tarifelerinin kademeli olarak düşürülmesine rağmen kalıcı bir anlaşma zemininin henüz oluşmadığına dikkat çekildi. Buna rağmen, Çin’in 2024-2025 döneminde uyguladığı mali ve kısmen gevşek para politikaları sayesinde büyümenin desteklendiği belirtildi. S&P, önümüzdeki iki ila dört yıl içinde mali teşviklerin kademeli olarak azaltılacağını, ancak tüketici güveni ve emlak sektöründe istikrarın korunacağını öngörüyor.