Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’de 78 kişinin ölümü ve 133 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan yangın felaketine ilişkin davanın görülmesine devam ediliyor. Toplam 32 sanığın, 19’u tutuklu olarak yargılandığı davanın ilk duruşması, dördüncü gününde Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yürütülüyor. Adliye binasındaki yer darlığı sebebiyle duruşma için Bolu Sosyal Bilimler Lisesi’nin spor salonu tahsis edildi.
Duruşma esnasında, Grand Kartal Otel’in sahibi ve yönetim kurulu başkanı olan tutuklu sanık Halit Ergül’ün savunması alındı. Ergül’ün savunmasının tamamlanmasını takiben çapraz sorgusuna başlandı.
Çapraz sorgusuna geçilmeden hemen önce sanık Ergül, “Savunmam sırasında ağzımdan arzu etmediğim sözler çıktı, bu nedenle af diliyorum” şeklinde bir açıklamada bulundu.
Sanık Ergül’ün, “Bizim olayımızdan sonra 1,500 otel mühürlendi. Keşke bizim otelimiz de mühürlenseydi de bu facia hiç olmasaydı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yaptığı denetimlerden her zaman geçtik” şeklindeki sözleri üzerine, bir müşteki avukatı araya girdi. Avukat, Bolu Valiliği’nin otele daha önce kestiği para cezalarına dikkat çekerek, “Denetimlerde, mevzuata uygun sayıda personel bulunmadığı saptanmış ancak bu eksiklik giderilmemiş. Bir müşterinin kayak yaparken bacağını kırması üzerine otelde ne bir ilk yardım uzmanı ne de bir ilk yardım dolabı olduğu kayıtlara geçmiş. Yönetim olarak, ki burada sizi kastediyorum, sağlık hizmeti için başka bir şirketi işaret etmişsiniz. Otelde yaşanan her problem için başkalarını mı mesul tutuyorsunuz?” diyerek Ergül’ün ifadelerini sorguladı. Sanık Ergül ise bu iddialara, “İlk yardımı geçin, otelimizde doktor, hemşire ve ambulans mevcuttu” diye karşılık verdi.
“ŞİRKETİN HESABINDA NE KADAR PARA VAR BİLMİYORUM”
Kendisine yöneltilen “Şirketin banka hesabında ne kadar para bulunuyor?” sorusunu Ergül, “Miktarı bilmiyorum. O işleri ben takip etmiyorum” diyerek yanıtladı.
Yangın sırasında otel personeline ‘müşterilerin kurtarılması’ yönünde bir talimat verip vermediği ve ‘arabaları kurtarın’ emri verdiği iddialarına ilişkin sorulara ise sanık Ergül, “Hayır, müşterilerin kurtarılması için talimat vermek aklıma gelmedi. ‘Arabaları kurtarın’ talimatını ise kesinlikle vermedim. Ayrıca yangından sonra arabaların satıldığı yönündeki iddialar da asılsızdır. Tek bir araç bile satıldıysa her türlü cezaya razıyım” cevabını verdi.
“SANIKLAR VE AVUKATLARI SÜREKLİ TAHRİK EDİYOR”
Müşteki avukatının sorgusu esnasında sanık Ergül’ün avukatının müdahalede bulunması üzerine, avukat Yüksel Gültekin, “Yeter artık, her sorumuza müdahale etmeyi bırakın. Benim bu olayda 8 canım gitti, ne anlatıyorsunuz siz?” diyerek isyan etti. Bu çıkışın ardından müşteki sıralarında oturanlar da sanık avukatlarını alkışlarla ve laf atarak protesto etti. Tam o sırada, tutuklu sanıklardan Halit Ergül’ün kızı Ceyda Hacıbekirlioğlu’nun eşi ile müşteki yakınları arasında bir gerginlik patlak verdi. Tartışmanın büyümesiyle taraflar, oturdukları yerlerden kalkarak birbirlerinin üzerine yürüdü. Güvenlik görevlileri araya girerek bir set oluşturdu ve fiziki teması engelledi.
“ORGANİZE KÖTÜLÜK İLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
Yaşanan kargaşanın ardından mahkeme heyeti, salondaki herkesin dışarı çıkarılmasına karar verdi. Duruşma, ertesi sabah saat 09.00’da devam etmek üzere ertelendi. Bu kararın ardından dışarıda bekleyen müştekiler, “Sanıklar ve onların avukatları bizi sürekli provoke ediyor. Bu durum kabul edilemez. Biz burada organize bir kötülükle, adeta bir suç örgütüyle mücadele ediyoruz” sözleriyle yaşananlara tepki gösterdi.
Grand Kartal Otel Davasında Ortalık Karıştı: Sanık Otel Sahibinin İfadeleri Arbedeye Yol Açtı, Duruşma İptal Edildi
