Martin Luther King Suikastı Sır Perdesi Aralanıyor: Trump’ın Açıkladığı 240 Bin Sayfalık Gizli Belgeler

Eski ABD Başkanı Donald Trump‘ın yönetimi, sivil haklar lideri Martin Luther King Jr.‘ın suikastına ilişkin uzun süredir gizli tutulan 240 bin sayfalık devasa bir arşivi kamuoyunun erişimine açtı. Bu hamle, hem King ailesinin hem de sivil haklar savunucularının tepkisine neden olurken, zamanlaması konusunda ciddi tartışmaları da beraberinde getirdi.

King Ailesinden Empati ve Saygı Çağrısı

Martin Luther King Jr.’ın hayatta olan çocukları Martin Luther King III (67) ve Bernice King (62), yaptıkları ortak açıklamada, bu belgelerin kamuoyu için bir merak unsuru olmasının yanı sıra, kendileri için derin bir yas sürecinin parçası olduğunu belirtti.

“Dosyaların açıklanması konusundaki kamuoyu merakını anlıyoruz, ancak bu belgeler aynı zamanda bizim yasımızın bir parçası. Lütfen bu sürece empati ve saygıyla yaklaşın.”

FBI’ın Sistematik Karalama Kampanyası

King ailesi, yıllardır FBI’ın babalarını yalnızca takip etmekle kalmayıp, onu itibarsızlaştırmak ve sivil haklar hareketini zayıflatmak için sistematik bir kampanya yürüttüğünü savunuyor. Bu operasyonların, FBI’ın COINTELPRO (Karşı İstihbarat Programı) adıyla bilinen tartışmalı programı kapsamında gerçekleştirildiği biliniyor.

“FBI, J. Edgar Hoover’ın liderliğinde, babamızı izlemekle kalmamış; hayatına, ailesine ve mücadelesine müdahale eden, karalayıcı ve yıkıcı bir devlet operasyonu yürütmüştür.”

Aile, suikastın tek failinin resmi kayıtlardaki gibi James Earl Ray olmadığına, arkasında daha büyük bir komplo olduğuna inanıyor. Nitekim 1999 yılında Memphis’te görülen bir sivil davada jüri, King’in bir “komplo sonucu” öldürüldüğüne karar vermişti.

Trump’ın Zamanlaması Tartışma Yarattı

Trump yönetiminin bu adımı, John F. Kennedy ve Robert F. Kennedy suikastlarına dair belgelerin açıklanmasının ardından geldi. Ancak birçok yorumcu, bu hamlenin Jeffrey Epstein davasıyla ilgili artan kamuoyu baskısını dağıtmak için yapılmış “zamanlaması manidar” bir strateji olduğunu düşünüyor.

Sivil haklar lideri Al Sharpton, duruma ilişkin sert bir eleştiri getirdi:

“Trump, bu açıklamayı şeffaflık için değil, kendi üzerindeki baskıyı saptırmak için yapıyor. Bu bir adalet hamlesi değil, bir dikkat dağıtma stratejisidir.”

Martin Luther King Jr.’ın eşi Coretta Scott King tarafından kurulan King Center da belgelerin açıklanmasına karşı çıkarak, bunun toplumsal olarak daha önemli meselelerden dikkati uzaklaştırdığını ve yüzeysel bir hareket olduğunu belirtti.

Tarih Yeniden mi Yazılacak?

Daha önce mahkeme kararıyla 2027’ye kadar gizli kalması hükmedilen belgeler, Adalet Bakanlığı’nın kararıyla Ulusal Arşivler üzerinden erişime açıldı. Bu dosyalarda King’in yurt içi ve dışı faaliyetleri, CIA’in ilgisi ve FBI’ın yasa dışı dinleme girişimlerine dair çok sayıda bilgi bulunduğu tahmin ediliyor.

Tarihçiler ve araştırmacılar belgeleri incelerken, King ailesi son bir çağrıda bulundu:

“Tarihle yüzleşmek, bir liderin mirasını lekelemek için değil, adaleti ve gerçeği yüceltmek için yapılmalıdır. Bu belgeler, yanlışları meşrulaştırmak için değil, gelecekte aynılarının yaşanmaması için kullanılmalıdır.”