Aydınlanmanın Toplumsal Sorumluluğu
Aydınlanan bir birey, bilgiyi yalnızca kendi kişisel gelişimi için değil, aynı zamanda toplumun ilerlemesi adına da arar. Bilginin özüne inen ve gözlemlerinin önemini kavrayanlar, bu süreçte kişiliklerini güçlendirir. Onlar, edindikleri birikimi kendilerine saklamaz, günlük hayattaki olaylardan ilham alarak çevrelerini aydınlatanlar arasına katılırlar.
Kişiliğinin mimarı olan bu insanlar, zamanla kendilerini aydınlatan birer öncü olarak bulurlar. Bu erdeme ulaşan seçkin bireylerin sayısı her zaman az olmuştur. Bilim insanları, sanatçılar ve eğitim liderleri gibi alanında yetkin isimler de genellikle bu azınlık arasından çıkar. Yüzyıllar geçse dahi, yaratıcılığın her alanında onların isimleri anılmaya devam eder.
Bir Aydın Olarak Prof. Dr. Sedat Sever
Yazımızda öne çıkan isim, seçkinliğiyle tanınan Prof. Dr. Sedat Sever‘dir. Kendisi, yıllar boyunca eğitim bilimleri fakültesindeki öğrencilerine okuma kültürünü kazandırmak için büyük bir adanmışlıkla çalışmıştır. Fakültesini yazarlarla bir araya getirerek entelektüel bir köprü kuran da odur.
Emekliliğinin ardından dahi durmaksızın çalışan Sever, okuma kültürünü topluma yayma misyonunu çeşitli toplantılarda yaptığı konuşmalarla sürdürmektedir.
Ayrıca, kendine özgü bir yöntemle insanları düşünsel bir yolculuğa çıkaran etkinlikler düzenler. Örneğin, yakın çevresine gönderdiği “günaydın” iletilerinde okurları aydınlatan bilgiler aktarır, çocukların dikkatini çekecek resimler ve fotoğraflar ekler. Bu paylaşımlarını özgün özdeyişler ve duyarlılığı besleyen şiirlerle zenginleştirmeyi de unutmaz.
Görsel Metinlerin ve İşbirliğinin Gücü
Renk ve çizginin anlam kurma gücüyle yaratılan bu görsel düzenlemeler, herkeste farklı duygusal çağrışımlar yaratır. Sever, bu anlamlı görsel metinlerin kaynağının, çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı ve İ.D. Bilkent Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Gülsev Kale olduğunu belirtir. Bu paylaşımların, çocuk odaklı bilimsel dayanışmanın ve duyarlılığın somut bir örneği olduğunu vurgular. Genellikle çocuk odaklı seçilen bu resim ve fotoğraflar, alıcılarına huzur dolu bir dünyanın kapılarını aralar.
Çocuk Gönlü ve Edebiyatın Büyüsü
Paylaşımlardan birinde kızlı erkekli çocuklar “körebe” oynamaktadır. Bir diğerinde ise ellerinde papatyalar tutan iki kız çocuğunun yüzünden yansıyan mutluluk insanın içine işler. Bu duyguyla, Orhan Veli Kanık‘ın unutulmaz “Masal” şiirini sesli okuma isteği doğar:
Çocuk gönlüm kaygılardan âzâde;
Yüzlerde nur, ekinlerde bereket;
At üsttünde mor kâküllü şehzâde:
Unutmaya başladığım memleket.Şakağımda annemin sıcak dizi,
Kulağımda falcı kadının sözü,
Göl başında padişahın üç kızı,
Alaylarla Kafdağı’na hareket…
Sever, bir başka iletisinde ise “Çok yaşa Cumhuriyet!” sözüyle Cumhuriyet’in 100 değeri üzerine yazılan kitapları sergiler. Bu anlamlı paylaşımı, çocukların seveceği çiçeklerle dolu bir vazo ve zorlukların içinden yeniden doğuşu simgeleyen yaşlı bir ağaç resmi takip eder. Bu görseller, insanı derin düşüncelere ve çağrışımlara sevk eder.