Bolu’da Yürek Yakan Kaza ve Tartışmalı Mahkeme Kararı
Bolu’da D-100 kara yolu üzerinde meydana gelen trajik bir kazada, 10 yaşındaki bir çocuğun hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan olayda mahkemeden tartışmalı bir karar çıktı. Sürücünün beraat etmesi, acılı ailenin adalet arayışını alevlendirdi.
Kaza Anı ve Soruşturma Süreci
Olay, 18 Aralık 2024 tarihinde D-100 kara yolu Köroğlu Mahallesi mevkiinde gerçekleşti. Ankara istikametine seyir halinde olan Nurten Y. yönetimindeki 34 EBS 075 plakalı cip, iddiaya göre yaya geçidinde kırmızı ışık yanarken bisikletiyle karşıya geçmeye çalışan 10 yaşındaki Hasan Talha Yılmaz’a çarptı. Çarpmanın şiddetiyle ağır yaralanan küçük Hasan, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Kaza anı, çevredeki bir güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi.
Kazanın ardından Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ‘Taksirle ölüme neden olma’ suçundan 6 yıla kadar hapis istemiyle bir iddianame hazırlandı. Ancak Bolu Asliye Ceza Mahkemesi, sürücü Nurten Y.’nin yeşil ışıkta geçtiğini, çocuğun ise yaya geçidinde kırmızı ışıkta geçtiğini belirterek sürücünün kusursuz olduğuna hükmetti. 17 Temmuz‘da görülen karar duruşmasında mahkeme, Nurten Y.’nin beraatine karar verdi.
Acılı Aile Karara İsyan Etti: “Adalet İstiyoruz”
Hasan Talha Yılmaz’ın babası Yamaç Yılmaz ve annesi Nilüfer Yılmaz, mahkemenin beraat kararına sert tepki gösterdi. Baba Yamaç Yılmaz, sürücünün çelişkili ifadeler verdiğini savundu.
“Kadın her şeyi inkâr ediyor. Olayın yaya geçidinde değil de 20 metre daha ileride olduğunu söylüyor. Hâkim de bununla ilgili hiçbir şey sormadı. ‘Fren yaptım, manevra yaptım’ diyor ama bunların hiçbiri kamera görüntülerinde görünmüyor. Arabanın çok hızlı olduğu belli. Biz olay yeri inceleme yaptırdık, hızı 100 kilometrenin üzerinde çıkıyor.”
“10 Yaşındaki Bir Çocuğa Nasıl Yüzde 100 Suç Verilir?”
Oğlunun kazada yüzde 100 suçlu bulunmasına anlam veremediğini belirten Yılmaz, adil bir yargılama talep ettiğini söyledi.
“Mahkeme bizi yüzde 100 suçlu gösterdi. Bu olay böyle sonuçlandıktan sonra yıkıldık. Eski acılarımız tekrarladı. Biz adalet istiyoruz, başka bir şey istemiyoruz. Her şey araştırılsın, gerçek neyse o ortaya çıksın. Ama bu böyle olmaz. 10 yaşında bir çocuğa nasıl yüzde 100 suç verilir yani. Böyle bir şey olamaz.”
“Evladımızın Kanını Parayla Değiştirmeyiz”
Baba Yılmaz, kazanın ardından kendilerine maddi tekliflerde bulunulduğunu ancak bunu kabul etmediklerini vurguladı.
“Olaydan 2 gün sonra ‘ne istiyorlarsa verelim’ diye haber yollamışlar. Bizim acımız çok yüksek. Biz bir şey istemiyoruz. Sadece adalet istiyoruz. Daireydi, şuydu buydu diye haber yollamışlar. Biz evladımızın kanını parayla değiştirmeyiz. Kim suçluysa ortaya çıksın, onu istiyoruz.”
Anne Yılmaz: “Ailecek İyi Değiliz”
Oğlunu kaybeden anne Nilüfer Yılmaz ise yaşadıkları travma nedeniyle psikolojik tedavi gördüğünü belirtti.
“Ben hala iyi değilim. Benim psikolojim bozuldu. O günden beri tedavi altındayım. Bütün düzenimiz, her şeyimiz alt üst oldu. Biz hiç iyi değiliz. Ailecek iyi değiliz.”