1061. Haftada Adalet Arayışı: Cumartesi Anneleri Süleyman Cihan İçin Toplandı
Gözaltında kaybedilen sevdiklerinin akıbetini sormak ve sorumluların yargılanmasını sağlamak amacıyla 1995’ten beri mücadele eden Cumartesi Anneleri, eylemlerinin 1061. haftasında yine Galatasaray Meydanı’ndaydı. Bu haftaki buluşmada, 44 yıl önce gözaltında hayatını kaybeden öğretmen Süleyman Cihan için adalet talebi yinelendi.
Eylemde basın açıklamasını, Cumartesi İnsanları’ndan Aysel Ocak okudu. Açıklamada, Cihan’ın 31 yaşında bir öğretmen ve aynı zamanda Galatasaray Mühendislik Yüksek Okulu öğrencisi olduğu, 12 Eylül Askerî Darbesi sonrasında hakkında arama kararı çıkarıldığı bilgisi paylaşıldı.
Süleyman Cihan Nasıl Kaybedildi?
Süleyman Cihan, 29 Temmuz 1981 tarihinde Edirne’den İstanbul’a seyahat ettiği otobüsün sivil polisler tarafından durdurulmasıyla gözaltına alındı. Önce İstanbul Emniyet Müdürlüğü 2. Şube’nin bulunduğu Sansaryan Han’a, ertesi gün ise Gayrettepe Siyasi Şube’ye götürüldü.
Ailesi ve avukatlarının tüm başvurularına rağmen, emniyet ve savcılık Cihan’ın gözaltına alındığını reddetti. Ancak, Cihan’ı şubede işkence altında gören tanıklar, duruşmalarda mahkeme heyetine “Süleyman Cihan’a ne oldu?” diye sorarak gerçeğin peşine düştü.
İntihar Süsü Verilen Cinayet
Artan baskılar sonucunda Emniyet Müdürlüğü, önce Cihan’ın bir çatışmada öldüğünü iddia etti fakat bu iddiayı destekleyecek hiçbir kanıt sunamadı. Daha sonra ise 30 Temmuz’da yapılan yer gösterme sırasında altıncı kattaki boş bir daireden atlayarak intihar ettiği senaryosunu ortaya attı.
“Ailenin, avukatların ve tanıkların 85 günlük ısrarlı çabaları sonucunda gerçek ortaya çıktı: 29 Temmuz 1981’de gözaltına alınan Süleyman Cihan, İstanbul Emniyeti Siyasi Şube’de günlerce işkenceye maruz bırakıldıktan sonra öldürülmüş, cansız bedeni altıncı kattan atılarak intihar süsü verilmiş ve kaybedilmek amacıyla Zindanarkası Mezarlığı’nın kimsesizler bölümüne, ‘kimliği meçhul’ olarak gömülmüştü.”
Hukuki Mücadele Zamanaşımına Takıldı
2012 yılında aile ve avukatlar, dosyayı yeniden açtırmak için Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Süleyman Cihan’ın işkencede öldürüldüğüne dair yeni deliller sunularak faillerin yargılanması istendi.
Sunulan deliller arasında, Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın otopsi bulgularına dayanarak hazırladığı ve Cihan’ın ağır işkence gördüğünü ve atılmadan önce öldürüldüğünü belgeleyen rapor da bulunuyordu. Savcılık, Cihan’ın işkenceyle öldürüldüğünü kabul etse de dosyayı zamanaşımı gerekçesiyle kapattı.
“Bu Alan Bizim Hafıza Merkezimizdir”
MA’da yer alan habere göre, eylemde söz alan Süleyman Cihan’ın kardeşi Ahmet Cihan, adalet mücadelesinin önemini vurguladı:
“Kayıpların hikayesi hep birbirine benziyor. Yasakçı zihniyet ve cezasızlık. Eylemimizi maalesef 10 kişiyle ayakta kalma eylemine dönüştüren güçlere şunu söylüyoruz: ‘Yargı kararlarına uyun.’ Bu alan bizim hafıza merkezimizdir. Bu alan hakikat ve adalet alanımızdır.”
Emine Ocak’ın kızı Maside Ocak ise annesini anarak verdikleri sözü hatırlattı:
“Kaybımız bulunan kadar vazgeçmeyeceğiz’ dedik.”
Konuşmaların ardından eylemciler, ellerindeki karanfilleri adalet arayışlarının sembolü olarak Galatasaray Meydanı’na bıraktı.