Türkiye’nin üçüncü büyük memur konfederasyonu olan Birleşik Kamu İş, yaklaşan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri öncesinde sesini duyurmak için 11 ilde eylem yapma kararı aldı. Bu eylemlerin önemli duraklarından biri de Adana oldu.
Çevre illerden gelen sendika üyelerinin katılımıyla Adana’da kitlesel bir buluşma gerçekleştiren konfederasyon üyeleri, “Direne direne kazanacağız”, “İnsanca yaşamak istiyoruz” ve “Hak, hukuk, adalet” gibi sloganlarla taleplerini dile getirdi.
Başkan Orhan Yıldırım’dan Sert Mesajlar
Eylem sırasında bir basın açıklaması yapan Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Başkanı Orhan Yıldırım, Adana’nın emek mücadelesindeki önemine vurgu yaptı. Yıldırım, hükümetin politikalarını sert bir dille eleştirdi.
“Emekçi Sandıkta Hesabını Soracak”
Yıldırım, iktidarın tarım politikalarını eleştirerek, “İktidar yanlış tarım politikalarını ısrarla sürdürdüğü için, çiftçi tarlada bir yılın emeği ile üretilen ürünlerin değerlerini alamıyor. Birleşik Kamu İş olarak tarım emekçileri başta olmak üzere emekçi karşıtı politikalarını devam ettiren hükümeti uyarıyoruz. Bilerek ezdiğin emekçiler günü geldiğinde sandıkta bunun hesabını soracak” şeklinde konuştu.
“İktidara ‘Artık Dur’ Deme Zamanı Geldi”
Ülkenin ekonomik durumuna dikkat çeken Yıldırım, şu ifadeleri kullandı:
“23 yıldır tek başına ülkeyi yöneten bir iktidarın ülkeyi getirdiği son nokta; açlık, sefalet ve yoksulluk olmuştur. İşçisi, köylüsü, emeklisi, asgari ücretlisi ve memurları hep bir ağızdan ‘Geçinemiyoruz! Hakkımızı verin!’ diyorsa o ülkede çok büyük yönetim sorunu vardır. 23 yıldır sermayeyi koruyan ve önceleyen, emekçiyi dışlayan ve ezen siyasi politikaları uygulamaktan vazgeçmeyen iktidara ’artık dur’ deme zamanı gelmiştir.”
Hukuk ve Demokrasi Eleştirisi
Yıldırım, son dönemdeki antidemokratik uygulamaların ekonomik krizi derinleştirdiğini belirterek, “Parti genel başkanları, seçilmiş siyasetçiler, belediye başkanları, gazeteciler ve üniversite öğrencilerinin hukuk normlarına aykırı tutuklanması; Televizyonlara karartma uygulanması, demokrasinin, adaletin, masumiyet karinesinin ayaklar altına alınması ve hukuk sistemine güvensizlik ekonomide yaşanan krizin asıl sebebidir” dedi. Silivri’de tutuklu yargılanan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve diğer belediye başkanlarına yönelik uygulamaları kınayan Yıldırım, bu durumun halk iradesine açık bir müdahale olduğunu söyledi.
Toplu Sözleşme Masası: “Bu Oyunu Bozacağız”
Ağustos ayında başlayacak 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerine dikkat çeken Yıldırım, TÜİK’in enflasyon verilerini “sahte” olarak nitelendirdi.
“TÜİK’in masa başında ürettiği, halkın yaşadığı gerçeklikle hiçbir ilgisi olmayan aylık ve yıllık sahte enflasyon rakamları; siyasi iktidarın halkın ekmeğini elinden almanın bir başka aracı haline gelmiştir. TÜİK, güvenilir bir istatistik kurumu değil, Saray’ın muhasebe dairesi gibi çalışan kamu kurumuna dönüşmüştür.”
Konfederasyonun araştırmasına göre Temmuz 2025 itibarıyla açlık sınırının 27 bin 60 TL, yoksulluk sınırının ise 85 bin 859 TL‘ye ulaştığını belirten Yıldırım, “7 dönemdir sürdürülen Toplu Sözleşme Masası ezilen emekçiler için gerçek bir müzakere alanı olmamış, yıllarca Çalışma Bakanlığı ile yetkili konfederasyonlarının tiyatro sahnesine dönüştürülmüştür. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak emekçilerin yok sayıldığı masada oynanan bu oyunu bozmakta kararlıyız” diyerek kararlılıklarını vurguladı.
“Bıçak Kemiğe Dayandı”: İşte Talepler
“Artık bıçak kemiğe dayandı” diyen Yıldırım, konfederasyonun temel taleplerini şu şekilde sıraladı:
- Grevli toplu sözleşmeli sendika yasası.
- Yoksulluk sınırı üzerinde maaş.
- Enflasyon farklarının aylık olarak ödenmesi.
- Tüm ödemelerin ve seyyanen zamların taban aylığa ve emekli maaşına yansıtılması.
- Vergi diliminin %15’te sabitlenmesi.
- Mülakat yerine liyakatle atama.
- Kadrolu ve güvenceli istihdam.
- Eşit işe eşit ücret.
- Kamu çalışanlarına ücretsiz kreş hakkı.
- Tüm memurlara kira desteği.
- Birinci dereceye ulaşan tüm memurlara 3600 Ek Gösterge hakkı.
- Aile, eş ve çocuk yardımlarının artırılması.