Roma’dan güneye, adeta bir şiirden fırlamış uçurum kenarlarına, tuzlu suyun ve taşlara serilmiş havluların sadeliğine doğru bir kaçış hayal edin. Alberobello’nun masalsı trulli evleri, Polignano a Mare’nin falezler üzerindeki nefes kesen manzaraları ve Lecce’nin zarif barok sokakları, son yılların en popüler seyahat rotaları arasında yer alıyor. İtalya’nın güneydoğu ucunda yer alan bu rüya bölge; uçsuz bucaksız zeytinlikleri, bembeyaz evleri ve zamana meydan okuyan kasabalarıyla adeta parlayan bir yıldız.
Peki, neden herkes Puglia’yı konuşuyor? Çünkü burası, gösterişsizliğin en büyüleyici halini sunuyor. Sahte bir zarafet yerine gerçek duygular, lüks butik oteller yerine yüzlerce yıllık taş konaklar, popüler beach club’lar yerine ise falezlerden denize atlamanın verdiği eşsiz özgürlük hissi var. Sosyal medya akışlarının yeni gözdesi, sade güzelliklerin diyarı ve Ferzan Özpetek filmlerinden aşina olduğumuz o sıcak güneyli ruhuyla Puglia, İtalya haritasında çizmenin tam topuk kısmında, “uçta ama merkezde” bir deneyim vadediyor.
Polignano a Mare: Adriyatik’in Şiirsel İncisi
Puglia’nın Adriyatik kıyısındaki mücevheri Polignano, kayalıkların üzerine kurulmuş beyaz evleri ve altındaki cam gibi deniziyle ziyaretçilerini karşılıyor. Kasabanın kalbindeki Lama Monachile plajına ulaştığınızda, manzara kelimenin tam anlamıyla nefesinizi kesiyor. Burası sıradan bir plajdan çok, zamanın şekillendirdiği doğal bir amfi tiyatro gibi. Taşların üzerinde güneşlenip köprünün altından geçen masmavi sulara kendinizi bırakabilirsiniz.
Polignano’da mutlaka yapılması gereken aktivitelerden biri de tekneyle yapılan mağara turu. Kayaların içine oyulmuş, her biri farklı bir efsaneye ev sahipliği yapan mağaralar arasında gezinmek büyüleyici bir deneyim. Bu tur sırasında göreceğiniz, kayaların içine oyulmuş bir restoran olan Grotta Palazzese, dalgaların sesi eşliğinde bir şeyler yudumlamak için hayatta bir kez yaşanacak bir fırsat sunuyor. Şehrin eski merkezinde gezerken karşınıza çıkan Scalinata della Poesia (Şiir Merdiveni) ise her basamağındaki dizelerle sizi denize doğru davet ederek adeta “Dur, oku ve hisset” diyor.
Efsanelerin Doğduğu Yer: Grotta della Poesia
Rivayete göre, güzeller güzeli bir prenses Grotta della Poesia’da (Şiir Mağarası) yüzermiş ve onun güzelliğinden ilham alan şairler, sırf onu görebilmek için buraya gelip şiirler yazarmış. Efsanenin gerçekliği tartışılabilir, ancak mağaranın içine süzülen ışık huzmesinin yarattığı atmosferi gördüğünüzde, bu masalsı hikayeye inanmak işten bile değil. Burası, Puglia’da görülmesi gereken yerler listesinin kesinlikle başında geliyor.
Lecce: Barok Mimarinin Altın Kalbi
Güneşin altında parlayan katedralleri, daracık taş sokakları ve sanat galerileriyle dolu avlularıyla Lecce, ruha hitap eden bir seyahat vaat ediyor. Geceleri ışıklandırılan meydanlarında bir dondurma yiyip klasik müzik nağmeleri eşliğinde taş sokaklarda kaybolmak, bu şehrin tadını çıkarmanın en güzel yolu. Lecce’nin kalbindeki Duomo di Lecce, barok mimarinin en zarif örneklerinden birini sunuyor. Gündüzleri altın gibi parlayan taş işçiliği, gece ışıklandırmasıyla masalsı bir sahneye dönüşüyor. Şehrin bir diğer mimari şaheseri olan Basilica of the Holy Cross ise dantel gibi işlenmiş cephesiyle görenleri hayran bırakıyor. Her bakışta yeni bir detayın keşfedildiği bu yapının karşısında saatlerce oturup görkemini izleyebilirsiniz.
Doğanın Sanatı: Taş Sütunlar Arasında
Puglia’nın kıyı şeridi, doğanın bir heykeltıraş gibi çalıştığı yerlerle dolu. Elektrik mavisi denizin içinden yükselen ve dalgalarla rüzgarın yüzyıllardır şekillendirdiği taş sütunlar, adeta bir açık hava müzesi atmosferi yaratıyor. Bu coğrafya, konuşmaktan çok hissetmeyi ve doğanın gücüne tanıklık etmeyi öneriyor.
Puglia’nın Simgesi: Alberobello ve Trulli Evleri
Bölgenin en ikonik manzarası şüphesiz Alberobello’daki trulli evleridir. Beyaz taşlardan yapılmış konik çatılı bu eşsiz yapılar, sizi bir anda bir peri masalının içine çekiyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu köyde yürümek, zamanda yolculuk yapmak gibi. Bazıları butik dükkan, bazıları restoran olarak hizmet veren bu evlerden birinde konaklamak veya akşam yemeği yemek, Puglia seyahatinizin en unutulmaz anılarından biri olabilir.
Hayatın Yavaşladığı Liman: Monopoli
Balıkçı tekneleriyle dolu limanı ve beyaz taş evlerle çevrili sakin sokaklarıyla Monopoli, kalabalıktan uzaklaşıp yerel hayatın ritmine dahil olmak isteyenler için mükemmel bir durak. Sabah pazarından alınan taze domateslerle hazırlanan bir bruschetta, öğlen deniz kenarında içilen bir espresso ve akşamüstü pastel renkli bir balkonun gölgesinde okunan bir kitap… Monopoli, hayatın yavaş ve keyifli aktığı o özel yerlerden biri.