20 Temmuz’da başlayıp 31 Ağustos’ta sona erecek olan adli tatil sürecinde, Ankara Adliyesi’nde görev yapan nöbetçi personel büyük bir mağduriyetle karşı karşıya kaldı. Hakim ve savcıların büyük bir bölümü izne ayrılırken, iş yoğunluğu ve nöbetçi mahkemeler nedeniyle personelin en az üçte biri görevini sürdürüyor.
‘Dışarıdan Yemek Masraflarını Karşılamaları İmkansız’
Büro-İş Genel Başkanı Alay Hamzaçebi, Ankara Adliyesi’nde adli tatil boyunca çalışan personelin yemekhane hizmetinden mahrum bırakıldığını duyurdu. Hamzaçebi, hakim ve savcıların izne çıkmasının hemen ardından yemekhanenin ‘tamirat’ bahanesiyle kapatıldığını ve bu durumun binlerce yargı emekçisini zor durumda bıraktığını ifade etti.
Her yıl benzer bir sorunun tekrarlandığını vurgulayan Hamzaçebi, “Ankara Adliyesi yemekhanesinden yaklaşık 5 bine yakın kişi hizmet almaktadır. Bu personellerin dışarıda tek bir öğün yemek yemesi 600-700 TL gibi bir maliyete denk geliyor. Zaten 4 aydır fazla mesailerini dahi alamayan, kira ödemekte zorlanan, barınma ve beslenme sorunları yaşayan ve satın alma gücü erimiş personelin bu yemek bedelini karşılaması mümkün değil” şeklinde konuştu.
Bakanlığa Çağrı: ‘Gizli Tasarruf Tedbiri mi Uyguluyorsunuz?’
Hamzaçebi, Adalet Bakanlığı’na yönelik eleştirilerini sert bir dille sürdürerek şu soruları yöneltti:
“Yargı camiası yalnızca hakim ve savcılardan mı oluşuyor? Neden her şeyi kendi durumunuza göre şekillendiriyorsunuz? Sizlerin dışında görev yapan onca personeli neden aklınıza getirmiyorsunuz? Tadilat bahanesiyle memurun yemeğini keserek gizli bir tasarruf tedbiri mi uyguluyorsunuz? Haftalardır yemekhanenin kapalı olmasıyla binlerce çalışanın mağdur edilmesinin ardındaki sebep nedir?”
Adalet Bakanlığı’na çözüm çağrısında bulunan Büro-İş Genel Başkanı, “Adalet Bakanlığı, bakım ve onarım planlamasını ya kimseyi mağdur etmeyecek bir zamanda yapmalı ya da bu süreçte personelin yemek bedelini rayiç değer üzerinden karşılamalıdır” diyerek somut bir öneri sundu.