Kanada’daki Rekor Yangın Felaketi: Türkiye’nin Dörtte Biri Büyüklüğünde Alan Kül Oldu!

Türkiye Orman Yangınları ve Politik Tartışmalarla Gündemde

Türkiye, son haftalarda ülkenin dört bir yanında patlak veren ve olumsuz iklim koşullarıyla hızla yayılan orman yangınlarıyla zorlu bir mücadele veriyor. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, yalnızca bir hafta içinde 624 orman yangını vakasının kayıtlara geçtiğini açıkladı. Bu süreçte sosyal medya ve basın yayın organlarında, yangınlara müdahalede gecikmeler yaşandığı, hava desteğinin yetersiz olduğu ve yerel ekiplerin kapasitesinin aşıldığı yönünde eleştiriler yoğunlaştı.

Konuyla ilgili açıklama yapan AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ormanın sorumluluğu devlete ait ama yerel yönetimlerin de ihmali var” sözleriyle yeni bir tartışma başlattı. Bu açıklama, yetersizlik eleştirilerinin odağındaki merkezi hükümet ile yerel yönetimler arasında bir ‘yetki’ gerilimine neden oldu.

Tarihin En Büyük Yangın Felaketi: Kanada 2023

Türkiye’de orman yangınlarının sosyal ve politik bir boyuta ulaştığı bu dönemde, dünya tarihindeki en büyük yangın felaketini incelemek, karşı karşıya kalınan tehdidin küresel boyutunu anlamak açısından büyük önem taşıyor. 2023 yılı, kayıtlara geçen en yıkıcı orman yangını sezonuna sahne oldu. Mart ayında başlayan ve Haziran’da zirveye ulaşan alevler, özellikle geniş orman arazilerine sahip Kanada‘yı vurdu. Alberta, British Columbia, Nova Scotia, Ontario ve Quebec gibi eyaletlerde devasa yangınlar kontrol altına alınamadı.

Rekorları Altüst Eden Yıkım

6 Ekim 2023 tarihi itibarıyla, Kanada genelinde çıkan 6 bin 551 farklı yangında toplam 184 bin 961 kilometrekarelik ormanlık alan yok oldu. Bu rakam, Kanada’nın toplam orman varlığının yaklaşık %5’ine, Türkiye’nin yüzölçümünün ise neredeyse dörtte birine denk geliyor. 2023 sezonu, daha önceki rekor yıllar olan 1989, 1995 ve 2014’ü açık ara geride bıraktı.

Yangının Etkileri ve Atlantik’i Aşan Dumanlar

Felaketin boyutuna rağmen yangınlarda sekiz itfaiyeci hayatını kaybetti. Yaklaşık 185 bin ila 232 bin kişi ise evlerini terk etmek zorunda kaldı. Sadece Halifax’tan 16.400, Yellowknife’tan 21.720 ve Kelowna bölgesinden 30 bine yakın insan tahliye edildi.

Yangınlardan yükselen yoğun duman bulutları, önce ABD’ye ulaştı ve New York ile Washington DC gibi metropollerde hava kalitesini tehlikeli seviyelere düşürdü. Haziran sonunda ise dumanlar Atlantik Okyanusu’nu aşarak Avrupa kıtasına kadar ulaştı.

Image

Felaketin Büyümesinin Arkasındaki Nedenler

Uzmanlar, yangınların bu denli yıkıcı olmasını birkaç ana nedene bağlıyor:

  • İklim Değişikliği: Mayıs–Ekim döneminde Kanada genelinde sıcaklıklar, 1991–2020 ortalamasının 2.2°C üzerinde seyretti. Bu durum, orman zeminindeki nemin buharlaşmasına ve bitki örtüsünün son derece yanıcı hale gelmesine yol açtı.
  • Yangın Bastırma Politikaları: Kanada’da yaklaşık yarım asırdır uygulanan ‘yangın bastırma’ politikaları, orman zeminindeki kuru bitki örtüsünün doğal ve kontrollü bir şekilde yanmasını engelledi. Biriken bu yanıcı madde, büyük yangınlar için adeta bir yakıt deposu oluşturdu.
  • Şimşek Kaynaklı Yangınlar: İklim değişikliğinin bir diğer sonucu olarak artan şimşek vakaları, yangınların ana tetikleyicisi oldu. Ülkede yanan alanların %85’inin şimşek kaynaklı yangınlardan kaynaklandığı belirtiliyor.

Kanada Örneği Türkiye İçin Bir Uyarı Niteliğinde

Türkiye’de her yaz tekrarlanan orman yangınları artık münferit olaylar olmaktan çıkmış, küresel ısınma, ihmaller ve müdahale kapasitesindeki eksiklikler nedeniyle sistemik bir krize dönüşmüştür. Kanada’da yaşananlar, bu küresel tehdidin ne denli büyük boyutlara ulaşabileceğini gösteren ve bilimsel, koordineli ve uzun vadeli çözümlerin aciliyetini ortaya koyan somut bir uyarıdır.