Rusya’daki Deprem Japon Sanatçının Kehanetini Akıllara Getirdi
Rusya’nın Kamçatka Yarımadası açıklarında 30 Temmuz’da meydana gelen 8.8 büyüklüğündeki şiddetli deprem, Pasifik Okyanusu genelinde bir tsunami alarmını tetikledi. Japonya’nın kuzey kıyılarına kadar ulaşan dalgalar, bölgede büyük bir doğal afet endişesi yaratırken, bu sarsıntı yıllar önce yayımlanan bir Japon manga eserini yeniden sosyal medyanın gündemine taşıdı.
‘Gördüğüm Gelecek’ ve Korkutan Öngörü
Sanatçı Ryo Tatsuki tarafından 1999 yılında yayımlanan “Watashi ga Mita Mirai” (Gördüğüm Gelecek) adlı manga, Temmuz 2025’te büyük bir felaketin yaşanacağına dair bir kehanette bulunuyordu. Özellikle 5 Temmuz tarihi, eserin takipçileri tarafından kritik bir gün olarak görülüyordu. O tarihte beklenen felaket gerçekleşmeyince kehanetin tutmadığı düşünülmüştü. Ancak Kamçatka depremi, “Tahmin birkaç hafta sapmayla da olsa doğru çıktı” şeklindeki yorumların yeniden yayılmasına neden oldu.
Geçmişteki İsabetli Tahminler ve ‘Japon Baba Vanga’ Yakıştırması
Ryo Tatsuki’nin eseri, yalnızca bu depremle değil, geçmişte de önemli olayları öngördüğü iddialarıyla biliniyor. Bu iddialar arasında Prenses Diana ve Freddie Mercury’nin ölümleri, 2011 Tohoku depremi ve tsunamisi ile COVID-19 pandemisi gibi dünya çapında ses getiren olaylar bulunuyor. Bu nedenle Tatsuki, “Japonya’nın yeni Baba Vanga’sı” olarak anılmaya başlandı.
Deprem sonrası sosyal medya platformlarında “Ryo Tatsuki yine bildi” gibi paylaşımlar hızla yayıldı. Kullanıcılar, kehanetin tam tarihi tutmasa da zamanlamanın şaşırtıcı derecede yakın olduğunu savundu. Diğer yandan, bu tür spekülasyonların insanların afetlere karşı hazırlık bilincini artırabileceği yönünde tartışmalar da başladı.
Bilim Dünyasından Kehanet İddialarına Yanıt
Bilim insanları ise bu tür iddialara karşı temkinli olunması gerektiğinin altını çiziyor. Japonya Meteoroloji Ajansı ve Tokyo Üniversitesi gibi kurumlar, günümüz teknolojisiyle depremlerin önceden tahmin edilmesinin mümkün olmadığını belirterek, bu kehanetlerin tamamen spekülatif olduğunu vurguladı.
Tokyo Üniversitesi’nden Prof. Robert Geller, “Doğal afetler bilimsel verilerle takip edilir, kehanetlerle değil” diyerek, toplumda paniğe yol açabilecek asılsız bilgilerin yayılmaması gerektiğini ifade etti.
Kehanetin Sosyal Etkileri Ne Olmuştu?
Kehanetin ilk kez gündeme geldiği dönemlerde Japonya’ya yönelik turizm rezervasyonlarında ciddi bir düşüş yaşanmıştı. Bazı havayolu şirketleri seferlerini iptal ederken, tatil planları yapan birçok kişi belirsizlik ve korku nedeniyle seyahatlerini erteleme kararı almıştı. O dönemde resmi makamlar, halka sakin kalmaları yönünde çağrılar yapmış ve doğal afetlere karşı hazırlıklı olmanın önemini bir kez daha hatırlatmıştı.