İzmir’de Kürtçe Eğitim Veren Derneğe Valilik Kararıyla Mühür
İzmir’in Konak ilçesinde faaliyet gösteren Avesta Dil ve Kültür Araştırma Derneği, İzmir Valiliği’nin talimatı üzerine kapısına mühür vurularak kapatıldı. Karar, siyasi çevrelerde ve kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
CHP’li Tanrıkulu’ndan Sorumluluk Açıklaması
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, olayın ardından yapılan bazı haberlerdeki bilgi yanlışlığına dikkat çekerek sorumlunun belediye olmadığını belirtti. Tanrıkulu, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda, mühürleme talimatının doğrudan merkezi idare tarafından verildiğini vurguladı.
“‘CHP yönetimindeki Konak Belediyesi’ cümleniz gazetecilik bakımından doğru bir ifade değildir. Araştırmadan yayın yapmanızı doğru bulmadığımızı ifade etmek istedim. Konak Kaymakamlığı’nın Belediye Başkanlığına gönderdiği yazıyı paylaşıyorum. Talimatı veren İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Konak Kaymakamlığıdır. Kaymakamlığın izin vermesi halinde Konak Belediyesinin ruhsat düzenlemesinde herhangi bir sorun bulunmadığını da ayrıca paylaşmak istiyorum. Belgesini sunduğum bu doğru bilgiden sonra aynı tepkiyi Ak Parti’ye gösterecek misiniz?”
DEM Parti’den Sert Tepki: “Toplumsal Barışa Darbe”
DEM Parti, derneğin kapatılmasına ilişkin yayımladığı açıklamada kararı sert bir dille kınadı. Açıklamada, mühürleme işleminin “izinsiz öğretim” gerekçesiyle yapıldığı belirtilerek, bu durumun toplumsal barışa ve dilsel çoğulculuğa yönelik açık bir darbe olduğu ifade edildi.
Parti, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “2018’den bu yana Kürtçe ve diğer diller üzerinde eğitim ve kültürel çalışmalar yürüten bu derneğin, somut bir inceleme veya denetim olmaksızın, yalnızca idari bir emirle kapısına kilit vurulması, hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmamaktadır. Belediye eliyle yapılan bu mühürleme, Kürtçe diline ve Kürt halkının kültürel haklarına yönelik sistematik bir baskının son örneğidir.”
“Anadil Hakkı Engellenemez”
Açıklamada, Kürtçenin Türkiye’de yaklaşık 25 milyon Kürdün anadili olduğu hatırlatılarak, dil yasaklarının ülkeye yalnızca çatışma ve ayrışma getirdiği vurgulandı. DEM Parti, “Avesta Dil ve Kültür Araştırmaları Derneği’nin kapatılması, sadece bir kurumun faaliyetlerini durdurmakla sınırlı kalmaz; bu karar, milyonlarca insanın anadiline, kimliğine ve kültürüne yönelik bir saldırıdır” dedi.
İzmir Valiliği’ne kararı geri çekme çağrısı yapılan açıklamada, “Her yurttaşın kendi anadilini istediği yerde öğrenebilmesi hakkı, hiçbir yasa ve uluslararası sözleşmeler ile bile korunmasına gerek olmayacak kadar tabii bir hakken, İzmir Valiliği’nin, derneğin faaliyetlerini denetlemek yerine doğrudan mühürleme yoluna gitmesi, idari keyfiyetin ve hukuk dışı uygulamaların bir göstergesidir. Dil yasaklarına hayır, dil barışına evet!” denildi.