Türkiye’deki Büyük Sahtecilik: Devlet Sistemlerine Sızarak Nasıl Sahte Diploma Üretiyorlar?

Türkiye’yi Sarsan Sahte Diploma Skandalı Ortaya Çıktı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 136 sayfalık kapsamlı bir iddianame, Türkiye’nin dijital altyapısını hedef alan büyük bir sahtecilik şebekesini gün yüzüne çıkardı. CNN TÜRK İstanbul Haber Müdürü Nihat Uludağ’ın paylaştığı bilgilere göre, suç örgütü sahte e-imzalar kullanarak devletin resmi sistemlerine sızıp, binlerce liraya sahte diploma düzenledi.

Şebeke Dijital Sistemlere Nasıl Sızdı?

Dolandırıcılık çetesinin yöntemi oldukça organize ve karmaşık adımlardan oluşuyor. Şebeke, ilk olarak hayatta olan veya vefat etmiş kişilerin kimlik bilgilerini yasa dışı yollarla ele geçiriyor. Bu bilgiler kullanılarak, normalde yüz doğrulama gibi güvenlik adımları gerektiren e-imza oluşturma süreci, sistem içerisinden temin edilen işbirlikçiler sayesinde atlanıyor. Böylece, hedef kişi adına tamamen yasal görünümlü bir e-imza üretilmiş oluyor.

Elde edilen bu sahte e-imzalar, YÖK, MEB, ÖSYM, BTK ve çeşitli üniversiteler gibi kritik kamu kurumlarının dijital sistemlerine giriş yapmak için kullanılıyor. İçeriden destek alan dolandırıcılar, bu erişimle sisteme girerek diploma kayıtlarını doğrudan manipüle ediyor. Bu yöntemle, hiçbir akademik eğitim almamış bir kişi bile resmi kayıtlarda psikolog, avukat veya mühendis olarak gösterilebiliyor.

Sahte Diploma Skandalı: Adım adım dijital sisteme sızmışlar Nasıl yaptılar

Sahtecilik Adımları ve Fiyatları

Skandalın işleyişi adım adım şu şekilde gerçekleşiyor:

  1. Gerçek ya da vefat etmiş bir kişinin kimlik bilgileri ele geçirilir.
  2. Bu bilgilerle, güvenlik adımları atlanarak sahte bir e-imza oluşturulur.
  3. Sahte e-imza kullanılarak devletin eğitim ve sınav sistemlerine sızılır.
  4. Sistemdeki diploma veya not bilgileri yasa dışı olarak oluşturulur ya da değiştirilir.
  5. Oluşturulan sahte belge, 2.500 TL’den 2.5 milyon TL’ye varan fiyatlarla alıcılara satılır.
  6. Belgeyi alan kişi, resmi kurumlara başvuru yapabilir veya mesleğe başlayabilir.
  7. Yapılan tüm işlemler, sistemde sanki gerçek hak sahibi tarafından yapılmış gibi görünür.

E-Devlet Üzerinden Doğrulanabilen Sahte Belgeler

Skandalın en endişe verici yönü ise, bu sahte belgelerin doğrudan kamu sistemine işlenmesi nedeniyle tamamen gerçek gibi görünmesi. Bir kişi, E-Devlet sistemine giriş yaptığında, adına düzenlenen bu sahte diplomayı “resmi” bir belge olarak görüntüleyebiliyor. Bu durum, sahte belgelerle kamu kurumlarına başvuru yapılabilmesinin, üniversitelere kayıt olunabilmesinin ve çeşitli mesleklerin icra edilebilmesinin önünü açıyor.

Nihat Uludağ, tehlikenin boyutuna dikkat çekerek, “Bu yapı önlenmezse, dijital sistemlerin nasıl istismar edilebileceğini açıkça gösteriyor” ifadelerini kullandı.