Batı Medyasının Gazze Sınavı: WSJ’nin Tartışmalı Manşeti
Gazze’de yaşanan insani kriz, Batı demokrasilerinin yanı sıra Batı medyasının da ilkelerini ve güvenilirliğini sorgulattı. Dünyanın en saygın yayın organlarından biri olarak kabul edilen The Wall Street Journal (WSJ), 3 Ağustos 2025 tarihli bir makalesinde kullandığı başlıkla büyük tepki çekti. Makalenin başlığı, “Gazze’deki Açlığa Dair Fotoğraflar Bin Yalan Söylüyor” (Gaza Starvation Photos Tell a Thousand Lies) şeklindeydi.
Yazının alt başlığı ise durumu daha da vahim bir boyuta taşıyordu: “Hamas propagandası ciddi şekilde hasta çocukları kullanıyor, Batı medyası da buna alet oluyor.” Bu ifadeler, yalnızca gazetecilik etiğini değil, aynı zamanda temel insani değerleri de hiçe saymaktadır. Açlık nedeniyle hayatını kaybeden çocukların trajedisini “Hamas propagandası” olarak sunmak, Nazi Partisi’nin yayın organı Völkischer Beobachter’ı dahi geride bırakacak bir dezenformasyon örneğidir.
Edward Said’in “Medyada İslam” adlı eserindeki şu analiz, adeta bu durumu özetler nitelikte: “Batı medyası, Müslümanları ancak tehlikeli, irrasyonel ve aldatıcı olarak sunmakla yetinir; onları acı çeken, hak arayan ya da insan olarak görmek, haberin doğasına aykırıdır.”
WSJ’nin yayın politikası, Said’in bu tespitini doğrulamaktadır. Gazze’de aylardır devam eden abluka, yardım tırlarının hedef alınması ve tarım arazilerinin bilinçli olarak yok edilmesi neticesinde binlerce çocuk açlık tehlikesiyle yüz yüze kaldı. Bu korkunç gerçeği belgeleyen fotoğraflar, kamuoyu vicdanını harekete geçirmek yerine WSJ tarafından bir “manipülasyon” aracı olarak etiketlendi. Bu, hakikat ile kurgu arasındaki çizgiyi kaybetmiş bir medyanın, İsrail’e yönelik koşulsuz desteğin sorgulanmasından duyduğu korkunun bir yansımasıdır. WSJ binlerce yalan sıralasa da, o masum çocukların bakışları gerçeği tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermektedir.
Gaziantep’ten Yükselen Kültür Işığı
Zengin tarihi mirasıyla geleceğe güvenle bakan ve canlı bir kültür mozaiği sunan Gaziantep, ziyaretçilerini derinden etkileyen eşsiz şehirlerimizden biridir. UNESCO tarafından “Gastronomi Şehri” olarak tescillenen bu verimli topraklar, eylül ayında GastroAntep Kültür Yolu Festivali‘ne ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.
Geçtiğimiz günlerde, şehrin eski valisi olan İstanbul Valisi Davut Gül‘ün de katılımıyla düzenlenen bir etkinlikte, bu önemli başarı hikayesinin detayları paylaşıldı. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin‘in vizyoner liderliği sayesinde şehir, hem tarihine sahip çıkan hem de geleceğe emin adımlarla yürüyen model bir kent kimliği kazandı. Bu başarıda rol oynayan önemli adımlar şunlardır:
- UNESCO Gastronomi Şehri unvanıyla dünya mutfak sahnesinde yer alınması
- Açılan tematik müzelerle kültürel mirasın korunması
- Desteklenen kadın kooperatifleri ile yerel ekonominin güçlendirilmesi
- Yapılan kültürel yatırımlarla şehrin cazibesinin artırılması
Bu değerli çalışmalarda emeği geçen herkesi tebrik ederiz.