Yeni Zelanda’dan Turistlere Yönelik Yeni Düzenleme: Doğal Güzellikler İçin Giriş Ücreti
Yeni Zelanda hükümeti, ülkenin en popüler dört doğal cazibe merkezini ziyaret eden yabancı turistlerden giriş ücreti alınmasını öngören yeni bir planı duyurdu. Bu girişimin temel amacı, doğa koruma çalışmalarına finansman sağlamak ve yerel istihdamı artırmak olarak açıklandı.
Bakan Potaka: “Bu Adil Bir Katkı”
Doğa Koruma Bakanı Tama Potaka, konuya ilişkin yaptığı açıklamada turistlerin ülke ekonomisine olan katkısının altını çizdi. Potaka, şöyle devam etti:
“Turistler ekonomimize büyük katkı sağlıyor ve kimse bunun değişmesini istemiyor. Ama yurt dışından gelen arkadaşlarımın, dünyanın en güzel yerlerinden bazılarını ücretsiz ziyaret edebildiklerine şaşırdıklarını defalarca duydum.”
Bakan, özellikle yabancı ziyaretçi yoğunluğunun fazla olduğu bu özel alanlarda ek bir katkı talep etmenin adil olduğunu vurguladı.
Uygulamanın Detayları ve Beklenen Gelir
Önerilen plana göre, yabancı turistlerin belirlenen doğal alanlara giriş yapabilmek için 10 euro ile 20 euro arasında bir ücret ödemesi gerekecek. Başbakan Christopher Luxon ve Bakan Potaka tarafından açıklanan bu girişim, daha geniş bir ekonomik planın parçası olarak görülüyor.
Ücret alınacak ilk cazibe merkezlerinde turistlerin, toplam ziyaretçi sayısının yüzde 80’ini oluşturduğu belirtiliyor. Bu uygulama sayesinde, doğa alanları için yıllık yaklaşık 32 milyon euro gelir elde edilmesi hedefleniyor. Elde edilecek bu gelirin tamamının, doğrudan bu bölgelerin korunması ve geliştirilmesi için yeniden yatırılacağı ifade edildi.
Yeni Zelandalılar İçin Girişler Ücretsiz Kalacak
Yetkililer, Yeni Zelanda vatandaşlarının bu dört doğal alana girişinin ücretsiz olmaya devam edeceğini teyit etti. Başbakan Luxon, bu alanların ülkenin ortak mirası olduğunu belirterek, “Bunlar bizim ortak mirasımız ve Yeni Zelandalılar bu yerleri görmek için ücret ödememeli,” dedi. Luxon, ayrıca, “Yeni Zelandalıları ülkede tutmak, iş yaratmak ve maaşları artırmak istiyorsak, önümüze çıkan her fırsata hayır demeye devam edemeyiz,” diyerek ekonomik fırsatların değerlendirilmesi gerektiğini savundu.
Giriş ücretlerinin 2027 yılında yürürlüğe girmesi bekleniyor.
Eleştiriler ve Çevresel Endişeler
Plan, Yeni Zelanda topraklarının üçte birini oluşturan koruma arazilerindeki turizm potansiyelini harekete geçirmeyi amaçlayan daha geniş bir reformun parçası. Ancak bu reform, koruma arazilerinin satılmasını veya el değiştirmesini kolaylaştıracağı ve daha fazla ticari faaliyete izin vereceği endişesiyle eleştiriliyor.
Yeşiller Partisi eş başkanı Chlöe Swarbrick, Luxon hükümetini doğayı korumak yerine kârı öncelemekle suçladı. The Guardian’a konuşan Swarbrick, “Bu, kimin için çalıştığını bize net şekilde gösteriyor. Ne halk için, ne gelecek nesiller için, ne de sağlıklı bir çevre için,” ifadelerini kullandı.
Yeni Zelanda’nın önde gelen doğa koruma kuruluşu Forest & Bird’ün CEO’su Nicola Toki ise değişikliklerin kısa vadeli ticari sömürüye yol açabileceğini belirtti.
“Bu politika değil de, sanki bizi tanımlayan yerlerin uluslararası bir online açık artırmaya çıkarılması gibi hissettiriyor. Üç yıllık bir hükümet dönemi, üç milyar yıllık doğal evrimi yok etmemeli. Bu reformlar, son yıllarda doğa koruma yasalarını en çok zayıflatan değişiklikler.”