İBB Soruşturmasında Şok İddialar: Sarp Yalçınkaya’dan İkinci İfade
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen ve aralarında görevden uzaklaştırılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu‘nun da bulunduğu zanlılara yönelik soruşturma, yeni ifadelerle derinleşiyor. Soruşturma kapsamında tutuklu bulunan iş insanı Sarp Yalçınkaya, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak ikinci kez ifade verdi ve çarpıcı iddialarda bulundu.
Murat Gülibrahimoğlu’nun Hızlı Yükselişi ve Rant Çarkı
Yalçınkaya, ifadesinde 2018’de tanıştığı firari şüpheli Murat Gülibrahimoğlu‘nun 2020’ye kadar finansal olarak zor durumda olduğunu ancak 2022’den sonra hızla zenginleştiğini belirtti. Yalçınkaya’ya göre bu zenginleşmenin arkasında büyük bir rant çarkı vardı.
“Gülibrahimoğlu, Tuncay Yılmaz ve Fatih Keleş ile çok sık görüşmekteydi. Bu görüşmelerin ana konusu İstanbul çevresindeki müteahhitlerin ruhsat ve imar konularıyla ilgili ihtiyaçlarının bedel karşılığı çözülmesiydi. Kimi zaman sorun olmayan yerlerde sorun varmış gibi tehdit unsurları ortaya çıkarılarak bu iş insanlarını korkutup onlardan haraç toplama üzerineydi. Bu toplanan rantın ana havuzlarından birisi Murat Gülibrahimoğlu’ydu.”
Paralar Özel Jetle Yurt Dışına Mı Kaçırıldı?
Sarp Yalçınkaya, Gülibrahimoğlu’nun kendisine 2022 Ekim’inde İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü Tuncay Yılmaz ve İBB’nin reklam ihalelerini alan Hüseyin Köksal ile Londra’ya gittiğini anlattığını söyledi. İfadelere göre bu seyahatler sık sık tekrarlanıyordu.
“Murat Gülibrahimoğlu bana hafriyat, döküm, imar ve reklam işlerinden gelen paraların tek bir merkezde toplandığını, kendisine ait özel jeti ile yurt dışına götürüldüğünü… paraların genellikle Londra’ya götürüldüğünü ifade etmiştir. Toplanan paraların yarısının CHP nezdinde oluşturulan Cumhurbaşkanlığı Seçim Fonu‘na aktarıldığını, diğer yarısının ise Ekrem İmamoğlu’na ait olduğunu, bu işleri yapan, yöneten A takımının da toplanan paraların toplamından yüzde 20 komisyon aldığını söylemiştir.”
Transfer Yöntemleri: Kripto Para, Döviz Büroları ve Hediye Paketleri
Yalçınkaya, paraların yurt dışına çıkarılması için çeşitli yöntemler kullanıldığını iddia etti. Bu yöntemler arasında kripto para şirketleri üzerinden soğuk cüzdanla para aktarımı ve anlaşmalı döviz büroları aracılığıyla komisyon karşılığı transferler yer alıyordu.
“Murat Gülibrahimoğlu, özel jetle yurt dışına hediye paketi şeklinde ve valizlerle paraları taşımış, yurt dışındaki, Ekrem İmamoğlu’nun bildirdiği adreslere teslim etmiştir. Murat paraları döviz cinsinden en büyük banknotlara çevirip özel hediye paketleri şeklinde izlenim uyandırarak uçağa yüklediklerini, her uçuşta en az 10 milyon dolar yüklediklerini… pek çok kez ifade etmiştir.”
İstanbul’da Para Kasası Olarak Kullanılan Daireler
İfadesinde İstanbul genelinde bazı stüdyo dairelerin para kasası olarak kullanıldığını belirten Yalçınkaya, bu dairelerin adreslerinin sürekli değiştirildiğini söyledi. Ayrıca rüşvet olarak alındığı iddia edilen mülklerin, takibi zorlaştırmak amacıyla şoförler veya akrabalar adına kaydedildiğini öne sürdü.
Rüşvet Paraları Parti ve Medya Finansmanında Mı Kullanıldı?
Yalçınkaya, toplanan paraların parti mitingleri, bina giderleri ve kayıt dışı maaş ödemeleri gibi kalemlerde kullanıldığını iddia etti.
“Sosyal medya sponsorluğu, TV kanallarının, çok sayıda medya şirketinin ve internet portallarının kayıt dışı ödemeleri bahsettiğim fondan yapılmaktadır. Ayrıca bu rüşvet paralarının bir kısmı medyada para sayma makinaları görüntüleriyle hafızalarımızda yer edinilen CHP İstanbul İl Binası finansmanında kullanılmıştır.”
“Belediyenin Yaptığı Okulları Aslında Hayırseverler Yapıyormuş”
Yalçınkaya, Fatih Keleş ve Murat Gülibrahimoğlu arasındaki bir sohbete dayanarak, belediyelerin “biz yaptık” dediği bazı kreş ve okulların aslında hayırseverler tarafından finanse edildiğini iddia etti.
“Bu okul ve kreşleri gerçekte hayırseverler yaparmış. Buna rağmen İBB ve ilçe belediyeleri bu okul ve kreşleri sanki kendileri yapıyormuş gibi kendi kontrollerinde olan bir şirkete taşere edip, bu şirkete belediyelerin kasasından kreş, okul yapım parası öderlermiş. Bu paraları alan şirket paraları tekrar Keleş’e ödermiş.”
Yalçınkaya: “Tüm CHP’liler Bana Tavır Aldı”
Yalçınkaya, ilk ifadesinin medyaya yansımasının ardından CHP’lilerin kendisine tavır aldığını ve kendisi ile ailesinin güvenliğinden endişe duyduğunu belirtti.
“18 Temmuz tarihli ifadem medyaya yansıyınca tüm CHP’liler bana tavır almaya, benimle konuşmamaya başladılar. Bana ve aileme zarar verebileceklerinden endişe etmeye başladım. Tüm bildiklerimi samimiyetimle devletime anlatmaya çalıştım.”