DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, katıldığı bir televizyon programında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Babacan, özellikle Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ekonomi politikalarını ve son dönemde ortaya çıkan sahte diploma skandalını sert bir dille eleştirdi.
Ekonomi Politikalarına Sert Eleştiri
Babacan, hükümetin ekonomi yönetimini yetersiz bulduğunu belirterek, “İsraf tam gaz devam ediyor. Bütçe tarafında, maliye politikası tarafında enflasyonla mücadeleye yardım eden hiçbir şey yok” ifadelerini kullandı. Mevcut ekonomi politikasının tek ayaklı bir sehpa gibi devrilmeye mahkum olduğunu savunan Babacan, eleştirilerini üç ana başlıkta topladı.
Ekonominin Üç Ayağı ve Eksiklikler
Ali Babacan, ekonomi yönetiminin üç temel sacayağına sahip olması gerektiğini vurguladı:
- Para Politikası: “Şu anda Sayın Şimşek’in elinde tek bir enstrüman var, o da para politikası, yani faizi arttırmak. Tek ayaklı sehpa durmaz, devrilir.”
- Maliye Politikası: “İkinci ayak, maliye politikasıdır. Hükümetin tasarruf ettiğini söyleyebiliyor muyuz? Genelgesi var ama kendisi yok. Herkesin ortak tespiti, israf tam gaz devam ediyor.”
- Yapısal Reformlar: “Gelelim üçüncü ayağa, yapısal reformlar… İki yılı geçti, yapısal reform anlamında hiçbir şey yapamadılar.”
Babacan, Avrupa Birliği’nin Kamu İhale Yasası’nın uygulanması önerisini hatırlatarak, bu konuda adımlar atılmadığını belirtti.
“Devletin yapmadığı tasarrufu asgari ücretliden, emekliden bekliyorlar. ‘Dişinizi sıkın, sabredin’ diyorlar. Fakat diş sıka sıka, sabrede sabrede burada sonuç çıkmıyor. Doğru ekonomi politikası uygulanmadığı sürece sadece insanlardan eziyet çekmesini beklersiniz ama sonuç alamazsınız.”
Sahte Diploma Skandalı ve İstifa Çağrısı
Kişisel verilerin ve e-imzaların çalınması gibi skandallara rağmen hiçbir yetkilinin istifa etmediğini hatırlatan Babacan, devleti vatandaşın mahremini koruyamamakla suçladı.
“Bu Kadar Büyük Skandallar Varken İstifa Eden Gördük mü?”
Babacan, “Milyonlarca insanın sağlık verilerinin ortalıkta para karşısında satıldığını öğrendik. E-imzaların çalınması, kopyalanması gibi olaylar yaşandı. Bu skandallar, ülkeyi yönetenlerin vatandaşların kendilerine emanet ettiği mahrem bilgileri koruyamadığını gösteriyor. Peki, bunlara dayanarak istifa eden bir kişi gördük mü?” diye sordu.
“Mesele Muhalefetle İlgili Olsa Anında Patlardı”
Sahte e-imza ve sahte diploma skandalının uzun süredir devam eden bir yargı süreci olduğunu belirten Babacan, konunun üstünün örtülmeye çalışıldığını iddia etti. “Mesele bir muhalefet belediyesiyle ilgili olsaydı ilk günlerde anında patlardı. Mümkün olduğunca örtmüşler. Bu işin sorumlusu kim? ‘Bu emaneti koruyamadım’ diye istifa eden var mı?” şeklinde konuştu.
“Soruşturmanın Selameti İçin Görevden El Çektirilmeli”
Ali Babacan, sahte diploma skandalında sorumluların derhal görevden alınması ve hatta tutuklu yargılanması gerektiğini vurguladı.
“Bu skandalın yüzde biri başka bir ülkede yaşansa ilgili bakandan aşağıya doğru tüm sorumlular istifa ederdi. Soruşturmanın selameti açısından bu insanların görevde kalmaması lazım” diyen Babacan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Başka konularda ‘delil karartır’ diye tutuklu yargılamayı savunanlar, bu kadar önemli bir meselede sorumluların görevlerine devam etmesine göz yumuyor. Bu kabul edilemez. Derhal gereği yapılmalı ve ilgili kim varsa soruşturmanın selameti için görevden el çektirilmeli. Bu kişiler bir daha devletin bilgisayarlarına ömür boyu dokunamamalı, çünkü bu konu çok ciddi.”