Büyükelçi Barrack’tan Suriye, SDG ve ABD’nin Rolüne İlişkin Kritik Açıklamalar

ABD’nin Ankara Büyükelçisi Barrack, New York’ta gerçekleştirdiği bir basın toplantısının ardından Anadolu Ajansı (AA) muhabirine özel demeçler vererek önemli konulara değindi. Kendisine, daha önceki “SDG, YPG’dir. YPG, PKK’nın bir türevidir.” ifadeleri anımsatıldığında, Barrack bu konuya açıklık getirerek, “SDG’nin PKK’nın bir türevi olduğunu hiç söylemedim. YPG, PKK’nın çeşitli türevlerinden ortaya çıktı. SDG ise YPG’nin çeşitli türevlerinden ortaya çıktı.” şeklinde bir değerlendirme yaptı.nnBarrack, Suriye’de SDG ismini kullanan PKK/YPG terör örgütünün Şam hükümetiyle yürüttüğü müzakerelerin başarısızlıkla sonuçlanmasını da yorumladı. Büyükelçiye göre, asıl meselenin “Suriye Arap Cumhuriyeti ile aynı çizgide yer alınıp alınmayacağı” olduğunu belirtti.nnBarrack, sözlerini şöyle sürdürdü:n”Tek ülke, tek millet, tek ordu, o millet tarafından belirlenir, bunu artık kabul ediyoruz. Mesele bu. Nereden geldiğini, özelliklerini unutun. Tüm bu azınlık gruplar federalist bir ortam isteyebilir. Onlara dayatılan şey bu değil. Bu bize bağlı değil. Entelektüel tartışmaya hakemlik etmek bize düşmez. Bu doğru mu? Yanlış mı? Parlamenter sistem mi istiyorsunuz? Cumhuriyet mi istiyorsunuz? Konfesyonist bir sistem mi istiyorsunuz? Azınlık haklarını nasıl harmanlayıp koruyacaksınız? Hepimiz, özellikle BM, ‘Yardımımızı istiyorsanız bu gerçekten önemli’ diyoruz. Görmek istediğimiz şartlar bunlar. Yabancı savaşçılarla ne yapacağınızı görmek istiyoruz. Onları entegre ediyor musunuz? Etmiyor musunuz? Onları evlerine gönderiyor musunuz, göndermiyor musunuz?”nn**”ABD’nin Suriye’deki Askeri Varlığı Kalıcı Değil”**nnABD’nin Suriye’deki askeri mevcudiyeti konusunda ise Büyükelçi Barrack, terör örgütü DEAŞ’a karşı mücadelenin devam ettiğini vurguladı. “O bölgede askeri varlığımız var ve bu askeri varlığı sürdürüyoruz. Amaç, bu varlığı sonsuza kadar sürdürmek değil. DEAŞ’la ve terörle mücadele ederken, zamanla bu birliklerin sayısını azaltmaya karar vereceğiz. Tıpkı bağımsız bir yeni Suriye hükümeti kurulursa tüm birliklerin sayısının azaltılması gerektiği gibi.” dedi.nnSuriye’deki entegrasyon sürecinin barındırdığı tehlikelere işaret eden Barrack, “Bence bu, yedi aydır uyum sağlanamayan ve geçmişteki belirsizliklerin gelecekte de devam edeceğinden korkulan bir geçiş dönemi. Suriye hükümeti adil davranacak mı? Ama biz bunu zorlamak için orada değiliz. Biz bunu başlatmak için oradayız.” ifadelerini kullandı.nn**”Entegrasyon Olmazsa Seçenekler Neler?”**nnPKK/YPG terör örgütünün Suriye’de SDG adıyla yürüttüğü entegrasyon sürecinde zamanı verimli kullanmasının önemine dair yaptığı vurgular hatırlatıldığında, Barrack’a bu sürecin başarısız olması halinde ne gibi problemlerin baş gösterebileceği soruldu. Büyükelçi’nin cevabı şu şekilde oldu:n”Ortaya çıkacak sorunlar, Suriye hükümeti ve Türkiye hükümeti ile anlaşmazlıklar yaşayacak olmaları. ABD hükümeti, tüm sorunlarını inceleyip, adil ve doğru bir karar verilmesi için elinden geleni yapacağını belirtti. Eğer Amerika’ya gelip bizimle yaşamak isterlerse, bunu yapabilirler.”nn**”Anlaşma Henüz Yeterli Ayrıntıya Sahip Değil”**nnBüyükelçi Barrack’a yöneltilen bir diğer soru, Pentagon’un, Suriye’nin Tenef bölgesindeki yerel silahlı unsurlar için de kuzeydeki gruplara benzer bir bütçe talebinde bulunmasıyla ilgiliydi. Bu grupların Suriye ordusuna dahil edilip edilmeyeceği veya ABD’nin bölgede daha uzun vadeli ayrı bir işbirliği mi hedeflediği sorusuna karşılık Barrack, “Düşüncemiz, ülkenin herhangi bir yerinde kalıcı varlık göstermek değil. Üslerimiz de savunma amaçlı.” yanıtını verdi.nnSuriye’nin hem “içeride hem de dışarıda” kapsamlı bir askeri varlığa gereksinim duyduğunu ifade eden Barrack, “Yapılacak mantıklı şey, SDG’yi entegre etmek.” diye ekledi.nnBarrack, Şam yönetimi ile PKK/YPG arasındaki karşılıklı güvensizlik sebebiyle söz konusu entegrasyonun vakit alacağını dile getirdi. Taraflar arasındaki mevcut anlaşmanın, durumu işler kılacak kadar spesifik olmadığının altını çizdi. Anlaşmanın sağlanabilmesi amacıyla bazı detayların netleştirilmesi için çalıştıklarını aktaran Büyükelçi Barrack, tarafların eninde sonunda bir uzlaşıya vararak “güzel bir evlilik” yapacağına inandığını belirtti.