İstanbul’da Konut Krizi: Arz Neden Azalıyor, Kiralar Neden Tırmanıyor?
Türkiye’de birçok vatandaş, çevresindeki kentsel dönüşüm projelerine bakarak konut arzının yeterli olduğunu düşünse de, veriler tam tersi bir tabloyu ortaya koyuyor. Ülke genelinde her yıl ortalama 700 bin yeni konuta ihtiyaç duyulurken, üretilen konut sayısı bu talebin oldukça altında kalıyor. Bu durum, her geçen yıl büyüyen bir konut açığına neden oluyor.
Yeni Konut Üretimindeki Düşüşün Sebepleri
Yeni konut üretiminin ihtiyaca cevap verememesinin arkasında birden fazla neden yatıyor. Özellikle 2025 yılının ilk çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine göre yapı ruhsatı verilen bina sayısında yüzde 21.3’lük, daire sayısında ise yüzde 18.7’lik bir düşüş yaşandı. Uzmanlara göre bu düşüşün temel etkenleri şunlardır:
- İnşaat Maliyetlerindeki Artış: Sektördeki en büyük zorluklardan biri, sürekli artan inşaat maliyetleridir.
- Yabancı Talebinin Azalması: Yabancı yatırımcıların talebindeki düşüş, konut üreticilerinin yeni projelere başlama konusundaki isteksizliğini artırıyor.
- Yüksek Kredi Faizleri: Kredi faiz oranlarının yüksek olması, hem alıcılar için hem de yeni projelerin finansmanı için ciddi bir engel teşkil ediyor.
Değişen Dengeler: Ev Sahipliği Azalıyor, Kiracılık Artıyor
Konut bulmanın zorlaşması, piyasadaki dengeleri de altüst ediyor. Türkiye’de ev sahibi olma oranı giderek düşerken, kiracı sayısı artıyor. Son 10 yıl içinde yüzde 61 olan ev sahipliği oranı günümüzde yüzde 54 seviyelerine geriledi. Buna karşılık, yüzde 20 civarında olan kiracılık oranı ise yüzde 28’e yükseldi.
Kira Fiyatlarındaki Rekor Artış
Artan kiracı sayısı ve yetersiz konut arzı, kira fiyatlarını hızla yukarı çekiyor. Bu durumun en çarpıcı örneği İstanbul’da yaşanıyor. Şehirde son 5 yılda kira artış oranı yüzde 194’e ulaşarak küresel ölçekte rekor kırdı. Eğer konut arzı artırılmazsa, önümüzdeki dönemde hem ev sahibi olmak isteyenler hem de kiracılar için daha zorlu günlerin yaşanması kaçınılmaz görünüyor.