Atını Çalan Hırsız ve Yüreğimizden Çalınan Merhamet
Anlatılan bir kıssaya göre, atıyla yolculuk eden bir adam, yolda yürüyen birine acıyarak onu atına alır. Bir süre birlikte gittikten sonra, atın sahibi bir çeşme başında su içmek için durur. Tam o sırada, merhamet edip atına aldığı kişinin atını çalarak kaçmaya başladığını görür. Hırsızın arkasından acıyla bakan adam şöyle seslenir: “Ey kişi, sen sadece benim atımı çalmadın, yüreğimdeki merhameti de çaldın.”
15 Temmuz 2016: Hain Darbe Girişimi
Bugün 15 Temmuz… Tam dokuz yıl önce, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin içine sızmış olan FETÖ’cüler, milletin iradesiyle seçilmiş hükümete karşı bir darbe girişiminde bulundu. Bu alçakça kalkışma esnasında, maalesef 252 vatan evladını şehit verdik. Bu vesileyle, 15 Temmuz Şehitleri başta olmak üzere tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.
Güvenin İhanetle Sınavı
Girişte paylaştığım bu kıssa, günün ruhunu ve yaşananları özetler niteliktedir. Tıpkı kıssadaki gibi, 15 Temmuz’da hain kalkışmayı yapanlar, “bunlar inançlı, bunlardan zarar gelmez” düşüncesiyle orduda üst düzey görevlere getirilmişti. Ancak bu hainler, buldukları ilk fırsatta kendilerine güvenenleri sırtından hançerlemeye çalıştı. Bu durum, anlatılan olayla ne kadar da benzeşiyor, değil mi?
Neden 15 Temmuz’u Asla Unutmamalıyız?
15 Temmuz hain darbe girişimiyle ilgili yazılarımda her zaman bu olayın unutturulmaması gerektiğini vurguluyorum. Eğer bir baba, evladına öğüt niteliğinde bir olay miras bırakacaksa, FETÖ’cü hainlerin 15 Temmuz 2016‘da yaptıkları darbe girişimi tek başına yeterli olacaktır. Bu, ihanetin ve sonrasında gösterilen milli duruşun en önemli dersidir.
Rabbim memleketimizi bir daha böyle hain kalkışmalarla karşı karşıya bırakmasın. Amin.