ING Türkiye, Yapay Zekâ ile Operasyonel Süreçlerini Dönüştürüyor
Dijitalleşmeyi stratejisinin merkezine koyan ING Türkiye, 2025 yılı başında başlattığı operasyonel süreçlerdeki yapay zekâ (AI) ve üretken yapay zekâ (GenAI) temelli dönüşüm programıyla yüzde 85 gibi dikkat çekici bir başarı oranına ulaştı. Bu stratejik hamle, bankanın “Türkiye’nin en sevilen dijital bankası olma” vizyonunu destekleyerek müşteri memnuniyetini en üst seviyeye çıkarmayı hedefliyor. Program sayesinde, insan kaynağının operasyonel yüklerden arındırılarak müşteri iletişimi ve katma değerli hizmetlere odaklanması amaçlanıyor.
Yapay Zekâ ile Verimlilik ve Müşteri Memnuniyeti Artıyor
Yeni yapay zekâ destekli operasyonel dönüşüm, müşteri beklentilerinin çok daha hızlı karşılanmasını sağlarken operasyonel verimliliği de zirveye taşıyor. Çalışanlar, müşterilerin finansal hayatlarına değer katacak yenilikçi çözümler üretmeye odaklanırken, otomasyon sistemleri operasyonel hataları en aza indirerek yasal düzenlemelere uyumu güçlendiriyor.
Dönüşüm programının bir diğer önemli ayağı ise banka içi ve dışı belgelerin yapay zekâ tabanlı sistemlerle analiz edilmesidir. Bu teknoloji, müşteri kazanım süreçlerinde hızı ve doğruluğu önemli ölçüde artırıyor. ING Türkiye, daha önce müşteri deneyimini kişiselleştirme, kredi riski yönetimi, sahtekârlık önleme ve robotik süreç otomasyonu gibi alanlarda da yapay zekâ çözümlerini başarıyla kullanmıştı. Bu yeni proje, mevcut birikimi daha da ileriye taşıyarak bankanın sektördeki lider konumunu pekiştiriyor.
Hüsniye Ulu: “Yapay Zekâyı Stratejimizin Temel Taşı Olarak Konumlandırıyoruz”
ING Türkiye Tüzel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Hüsniye Ulu, transformasyon programını değerlendirirken dijitalleşme ve çevikliğin global DNA’larının bir parçası olduğunu vurguladı.
“Global DNA’mızdan aldığımız güçle dijitalleşmeyi uzun zamandır stratejimizin merkezine alarak bu alana yatırım yapıyoruz. Hedefimiz Türkiye’nin en sevilen dijital bankası olmak. Bu kapsamda yeni nesil teknolojilerden en etkin şekilde yararlanarak üstün müşteri deneyimi sunmayı önceliklendiriyoruz. Bunun bir yansıması olarak, Robotik Süreç Otomasyonu ile 466 adet akışı robota devrederek 2017’den bu yana yaklaşık 668 bin saat mesai harcanmış tekrar eden işlerin robotize edilmesini sağladık. 2025 yılında ise 50’den fazla yeni robotik otomasyonu operasyon süreçlerimize entegre edeceğiz” dedi.
Yapay zekâyı bir teknoloji yatırımından öte, stratejilerinin temel taşlarından biri olarak gördüklerini belirten Ulu, sözlerine şöyle devam etti:
“Yapay zekâ stratejimizi etkisi yüksek projelere odaklanarak dönüşümü desteklemek üzerine temellendiriyoruz. Transformasyon programımız da bu vizyonun bir parçası, yüzde 85 başarı oranını daha üst seviyelere taşımayı hedefliyoruz. Bu program ile müşterilerimize daha hızlı ve odaklı dönüş sağlayarak hem müşteri memnuniyetini artırmayı hem de çalışanlarımızın daha katma değerli işlere zaman ayırmasını sağlamayı amaçlıyoruz. Diğer bir deyişle, yapay zekayı insan odaklı bir gelişim fırsatı olarak görüyoruz. Çalışanlarımızın enerjisini müşterilerimizin hayatlarında daha fazla değer yaratmaya yönlendirmeyi, yapay zekayı ise operasyonel kaliteyi sürekli iyileştiren bir ekip arkadaşı olarak konumlandırmayı hedefliyoruz. Yenilikçi vizyonumuzu güçlendirmeye ve dijital bankacılıkta standartları yükseltmeye devam edeceğiz.”
İlgili İçerikler
- ING Türkiye, sendikasyon kredisini 2 katından fazla talep toplayarak yeniledi
ING Türkiye’den sektörde bir ilk: Z kuşağına özel yatırım fonu
ING Türkiye’den yeni iletişim platformu: “Aslan gibi banka, arkanda”