TED Üniversitesi, ‘Öğrenme Mühendisliği’ Modeliyle Öğretmenlik Mesleğini Yeniden Tanımlıyor

Geleceğin eğitim liderlerini yetiştirme vizyonuyla hareket eden TED Üniversitesi, Eğitim Fakültesi çatısı altında hayata geçirdiği Teacher+ programıyla bu alandaki dönüşüme liderlik ediyor.
Program, öğretmen adaylarını geleneksel bilgi aktarıcısı rolünün ötesine taşıyarak onları teknolojik, pedagojik ve etik yetkinliklerle donanımlı birer “öğrenme mühendisi” olarak geleceğe hazırlamayı amaçlıyor.
Bu yaklaşımla, 21. yüzyılın yeni nesil eğitimcilerinin, teknoloji, veri analizi ve mühendislik disiplinlerini bütünleştirerek kişiye özel öğrenme deneyimleri tasarlayan ve sürekli geliştiren profesyoneller haline gelmesi amaçlanıyor.

**“ÖĞRETMEN YALNIZCA İÇERİK AKTARAN OLMAYACAK”**

Programın 2025-2026 eğitim-öğretim yılında başlayacağını duyuran TEDÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kürşat Çağıltay, “Öğretmenlik mesleğinin bireyselleştirilmiş öğrenme, ileri dijital yetkinlikler, veri temelli yaklaşım ve sürekli öğrenme gibi yeni paradigmalarla güncellenmesi gerekiyor. Bu noktada öğrenme mühendisliği yaklaşımı öne çıkıyor” dedi.
Prof. Dr. Kürşat Çağıltay, “disiplinlerarası bu yeni yaklaşımla, öğretmenlerin yalnızca içerik aktaran bir figür olmaktan çıkıp, eğitim sürecini planlayan, verileri analiz eden ve öğrenme deneyimini sürekli iyileştiren aktif birer profesyonele dönüşeceğini” ifade etti. Çağıltay, “Teknoloji bir amaç olmaktan çıkarak, etkili, verimli ve memnun edici öğrenmeyi sağlayan güçlü bir araca dönüşüyor” diye ekledi.

Teacher+ programı, mezunlarına geleneksel öğretmenliğin yanı sıra çeşitli kariyer yolları da sunuyor. Program sayesinde yapay zeka, sanal ve artırılmış gerçeklik gibi modern teknolojileri kullanmada yetkinleşen mezunlar, eğitim teknolojileri uzmanlığı, öğrenme tasarımı, veri analizi veya eğitim girişimciliği gibi alanlarda kariyer fırsatları yakalayabiliyor.
Ayrıca, program dahilinde MIT, Harvard, Arizona Eyalet Üniversitesi ve Carnegie Mellon Üniversiteleri gibi prestijli kurumlarla yapılan işbirlikleri aracılığıyla öğrencilere uluslararası staj ve iş olanakları sağlanıyor. Bu işbirlikleri, aynı zamanda öğretmen adaylarını sürdürülebilir kalkınma hedeflerine yönelik mikro projeler geliştirmeye de teşvik ediyor.

**“TÜM FAKÜLTELERİN ÖĞRENCİ VE ÖĞRETİM ÜYELERİ DE DAHİL OLACAK”**

TEDÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kürşat Çağıltay, geliştirilen yeni modelin sadece eğitim fakültesiyle sınırlı kalmayacağının altını çizdi ve “disiplinler arası yaklaşım uygulanarak tüm fakültelerin öğrenci ve öğretim üyelerinin de dahil olması sağlanacak” sözleriyle projenin bütüncül yapısını ifade etti.
Dekan Çağıltay, müfredatla ilgili şu detayları paylaştı: “Öğretmen adaylarının müfredatlarına veri bilimi, yazılım mühendisliği metodolojileri, eğitimsel nörobilim, öğrenme deneyimi ve öğrenme ortamı tasarımı gibi seçmeli dersler eklenecek. Tüm teorik ve uygulamalı dersler yapay zeka, sanal gerçeklik uygulamaları, akıllı robotlar ve giyilebilir teknolojiler ile zenginleştirilecek. Öğretmen adayları mezun olduklarında yenilikçi eğitim teknolojilerini de eğitim ortamına yönelik olarak etkili şekilde kullanma kapasitesine sahip olacak” dedi.