Yaklaşık 10 yıl boyunca Göcek’te tekne ve yat turizmi alanında faaliyet gösteren 45 yaşındaki Çelik, rüyasını süsleyen tarım sistemini hayata geçirmek amacıyla kariyerinde radikal bir değişiklik yaptı. Yaptığı kapsamlı araştırmalar neticesinde Gebze’nin Ovacık köyünde 5 dönümlük bir arazi kiralayarak yeni projesine başladı.
Kiraladığı bu arazide modern bir topraksız sera sistemi inşa eden Çelik, burada kıvırcık, lolorosso, yeşil gül, kırmızı gül, endivyen ve kırmızı endivyen gibi çeşitli marul türleri üretiyor. Bu ürünlere ek olarak fesleğen, nane ve kuzu kulağı da yetiştiren girişimci, elde ettiği mahsulü doğrudan İstanbul’daki seçkin restoran ve otellere tedarik ediyor.
Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu işe girmeden önce tarım faaliyetleri üzerine detaylı bir araştırma yaptığını ve tam donanımlı bir sera kurduğunu belirtti. Geliştirdikleri sistem sayesinde sadece 40 günlük bir periyotta hasat yapabildiklerini vurguladı.
Aylık hasat miktarının yaklaşık 10 tona ulaştığını dile getiren Çelik, “Şu anda 9 farklı yeşillik türü üretiyoruz, ancak talebe göre bu sayıyı artırma esnekliğine sahibiz. Seramızda halihazırda 68 bin bitki ekili durumda ve günlük hasadımız 400 kilograma ulaşabiliyor. Bu sayede yıl boyunca toplam 10 defa ürün alabiliyoruz.” şeklinde konuştu.
Bu tür modern seraların İstanbul’un sebze gereksiniminin yüzde 3’ünü karşıladığını ve bu nedenle odaklarının tamamen İstanbul pazarı olduğunu aktaran Çelik, sistemin avantajlarını şöyle özetledi: “Burası 5 dönüm. Eğer geleneksel topraklı tarım yapsaydık, aynı yıllık verimi elde etmek için 10 katı büyüklükte, yani 50 dönümlük bir araziye ihtiyacımız olurdu. Topraklı tarıma kıyasla su tüketimimiz yüzde 90 daha az ve üretim sürecinde hiçbir şekilde zirai ilaç kullanmıyoruz.”
“TAZELİK GARANTİSİ: AYNI GÜN HASAT, AYNI GÜN TESLİMAT”
Müşterilerinin, sundukları hizmetten son derece memnun olduğunu vurgulayan Çelik, “İşletmemizin en büyük avantajlarından biri sürekliliktir. Ürünlerimizi doğrudan son kullanıcı olan restoran ve otellere ulaştırıyoruz. Konumumuzun İstanbul’a yakınlığı, lojistik maliyetlerini önemli ölçüde düşürüyor. En önemlisi, hasat ettiğimiz ürünleri aynı gün içinde teslim edebilmemiz, müşterilerimiz için büyük bir kolaylık ve tazelik avantajı sağlıyor.” ifadelerini kullandı.
Turizm sektöründe faaliyet gösterdiği yıllarda bile aklının bir köşesinde daima toprakla ilgili bir proje yapma fikrinin bulunduğunu söyleyen Çelik, teknoloji destekli topraksız tarımın günümüzde oldukça popüler ve gelecek vadeden bir alan olduğunu belirtti.
Bu girişimin kendisi için bir rüyanın gerçekleşmesi olduğunu ifade eden Çelik, sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Her zaman en iyisini hedefliyor ve bu doğrultuda sürekli yeni yatırımlar yapıyoruz. Göcek’teki yat kiralama işimizden sonra bu alana geçiş yapmak bizim için büyük bir hayaldi. Gözlemledik, dinledik ve derinlemesine araştırdık. Bu iş kolunun geleceğinin çok parlak olduğu açıkça görülüyor. Toprağa ve suya kıyasla sahip olduğumuz muazzam avantajlar sayesinde, bu tarım modeline herkesin kademeli olarak yönelmesi gerektiğine inanıyorum.”